Havalimanları, demiryolları ve limanlar gibi kentsel peyzaja ait ulaşım düğümleri, kentleri şekillendiren en önemli sistemlerden olmaları nedeniyle çok büyük bir potansiyele sahiptir. Zaman içindeki kullanımlarını incelemek ve kentleri nasıl şekillendirdiklerini görmek, terk edildikten sonra kamusal alana dönüşüm sürecinde dikkate alınması gereken tasarım ilkelerini sunar. Bu alanlari sehrin kamusal alan ağının bir parçası haline getirmek ve tasarımlarını planlamak kompleks bir süreçtir ve öncesi-sırası-sonrası süreçleri planlanmalıdır. Bu makale, ulaşım sistemlerinin bir parçası olan endüstriyel alanların bir kategorizasyonunu önermekte ve nihai olarak uluslararası örneklerin analizi yoluyla terk edilmiş demiryolu peyzajları için bir tasarım beyanı tanımlamaktadır. Referans verilen alanlar artık ulaşım sisteminin işlevsel öğeleri değil, karma kullanımlı kentsel alanlar olarak faaliyet göstermektedir. Bu nedenle, gelecek senaryoları dikkate alınarak daha geniş bir yaklaşım ve daha geniş kentsel planlama stratejileri gerektirmektedir.
Transportation nodes of urban landscapes such as airports, railways and ports have great potential since they are one of the major systems that shape the cities. Analysing their use through time and seeing how they were shaping the cities gives us the design principles to be considered for the transformation process into a public place after their abandonment. It is complex to plan their design, but the before-during-after processes should be acknowledged while dealing with a node of transportation. Referred sites are no longer just functional elements of the transport system but they also act as mixed-use urban nodes. Hence, they require a broader approach and broader urban planning strategies considering the future scenarios. This paper proposes a categorization of industrial areas that are a part of transportation systems and ultimately defines a design statement for abandoned railway landscapes through international case studies. The resulting statement proposes that 8 principles should be considered: community involvement, natural process as a design form, heritage & history, adaptability, sustainability, integration of users, perception, and mobility & flow.
Politecnico di Milano
Many thanks to my supervisor Michael-Franz Jakob and co-supervisor Chiara Geroldi for their support and guiding during my writing process.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Architecture |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | June 30, 2023 |
Publication Date | June 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 9 Issue: 1 |
All site content, except where otherwise noted, is licensed under a Creative Common Attribution Licence. (CC-BY-NC 4.0)