In contemporary democracies, it is within the scope of the rights of individuals to
participate in the governance of the country by their representatives as well as by
creation of an agenda, exchange of the information, organising campaigns and
employing other methods. In certain circumstances, the exercise of this right requires
the obtainment of needed information from the state authorities. The fact that many
contemporary countries have safeguarded the right to access to information by law
is for the meeting of this necessity. However, sometimes, the needed information
may relates to the others. How seriously the defence for the right to privacy will be
taken in such circumstances?
In this paper, firstly, in order to reveal how the applications for access to information
is treated, the limited number of decisions of the Council of Access to Information,
which is related to the subject matter will be examined. Afterhand, the legal basis
for the access to information in the national and international level and the appropriateness
of the treatment of the Access to Information Council of applications for
access to information will be queried under the requirements of international human
rights documents of which our country is a party As it will be argued that the right
to access to information is contained by the free speech clauses, an examination
limited to the subject matter, which is on the scope and limitations of this right will
be carried out and, finally, whether the decisions of refusal of applications for the
access to information, which are based on the reservation for the right to privacy
violate the right to freedom of speech will be analysed.
Çağdaş demokrasilerde, kişilerin, seçtiği temsilciler aracılığıyla olduğu kadar, gündem
oluşturmak, bilgi alışverişinde bulunmak, propaganda yapmak ve başka suretlerle
de ülke yönetimine katılmaları hakları kapsamındadır. Bazı durumlarda, bu
hakkın kullanılması kişilerin ihtiyaç duyduğu bilgiyi devlet otoritelerinden edinmesini
gerektirir. Çağdaş devletlerin pek çoğunun kişilerin bilgi edinme hakkını
yasal güvence altına alması bu ihtiyacı karşılamaya yöneliktir. Ne var ki, ihtiyaç
duyulan bilgi bazen üçüncü kişilerle ilgili olabilir. Bu durumda, kişilerin özel
hayat savunması ne derece itibar görecektir?
Bu çalışmada, öncelikle, ülkemizde bilgi edinme taleplerinin karşılaştığı muamelenin
ortaya konulması yönünden inceleme konusuna ilişkin sınırlı sayıda Bilgi
Edinme Değerlendirme Kurulu kararı incelenecektir. Sonrasında, bilgiye ulaşma
hakkının ulusal ve uluslar arası alanda hukuki dayanakları ve Bilgi Edinme ve
Denetleme Kurulu’nun, özel hayat hakkı ile çatışma içine girdiğinde bilgi edinme
taleplerine karşı muamele şeklinin, ülkemizin taraf olduğu Uluslar arası insan
hakları belgelerinin gerekliliklerine uygunluğunu sorgulanacaktır. Bilgi edinme
hakkının, günümüzde, özgür ifade hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği
öne sürüleceğinden, bu hakkın kapsamı ve sınırları yönünden de konuyla sınırlı
bir inceleme yapılacak ve sonucu itibariyle özel hayat hakkı çekincesine dayalı
bilgi edinme talebinin reddi kararlarının özgür ifade hakkını ihlal edip etmediği
analiz edilecektir
Diğer ID | JA55TP46AV |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 3 |
Ankara Barosu Dergisi TÜHAS atıf sistemini benimsemektedir.