Derin ven trombozu (DVT) gelişmesinde yüksek risk taşıyan kalça kırıklı hastalar prospektif bir çalışma ile incelendi. Femur boynu, intertrokanterik ve subtrokanterik kırığı olan 30 hasta çalışma kapsamına alındı. 0lguların yaş ortalaması 61.3 (40-92) idi. Olguların 28'i preoperatif, 30'u postoperatif olarak renkli Doppler ultrosonografi (US) ve venografi ile derin ven trombozu açısından değerlendirildi. Preoperatif 28 hastanın 7'sinde (%25.9) venografik inceleme ile, 4'ünde (% 14.8) renkli Doppler US ile proksimal venlerde derin ven trombozu saptandı. Hastaların tümüne ameliyattan 12 saat önce düşük molekül ağırlıklı heparin (OMAH) profilaksisi ve elastik bandaj uygulanmasına karşın postoperatif 7-14. (ort. 10) günler arasında yapılan ikinci incelemede venografi ile 30 hastanın 11'inde (%36.6), renkli Doppler US ile 8'inde (%26.6) proksimal venlerde trombüs saptandı. Bir olgu (%3.3) postoperatif 8. günde eksitus oldu. çalışmanın sonunda postoperatif OVT saptadığımız olguların 2/3'ünde preoperatif DVT olduğunu, DMAH profilaksisine rağmen olguların % 10. 7'sinde postoperatif DVT geliştiğini, 1 olgunun (%3.3) pulmoner emboliden (PE) eksitus olduğunu tespit ettik.
We performed a prospective trial in patients who had a fracture of the hip with high risk for the devolopment of deep venous thrombosis (OVT). There were thirty patients in the study who had femoral neck, intertrochanteric and subtrochanteric fractures. The average age of the patients was 61.3 (40-92). Twenty-eight patients were assessed preoperatively and thirty patients were assessed postoperatively by color doppler ultrasonography (US) and venography. Deep venous thrombosis were identified in seven (25.9%) patients using venography and in four (14.8%) patients using color doppler US in proximal veins preoperatively. AII of the patients had a prophylactic regimen with iow molecular weight heparin (LMWH) 12 hours before the operation and elastic stockings postoperatively. Despite this, deep venous thrombosis were identified in proximal veins in 11(36.6%) patients using venography, and in (26.6%) patients using color doppler US at 7-14 (average 10) days postoperatively. One patient died on the 8th day postoperatively. Conclusively, we found that 2/3 of the patients who had DVT postoperatively also had DVT preoperatively despite the LMWH prophylaxis, 1 0. 7% of the patients developed DVT postoperatively and one of them (3.3%) died for pulmonary embolism (PE).
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Orijinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Eylül 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1995 Cilt: 29 Sayı: 3 |