Scarce water resources are of vital importance for all living creatures. Therefore water and water resources are essential. Despite the fact that Turkey is abounded with water resources, amount of water consumption per capita is somewhat below the world average. Transboundary waters originate in one country, flow through the lands of other countries and flow into the sea in another country. Recently, no international regulations related to the management of transboundary waters are in force. Thus, the management of transboundry waters are governed by the common practices and transnational agreements.
Maritsa River, which has origins in Balkans and flows into the sea in Turkey is a transboundary water. No water share based issues have been developed among Turkey and other coastal countries, Bulgaria and Greece, however flood and pollution have been concerned.
While Bulgaria and Greece, which share the basin of the Maritsa river, are the members of the European Union (EU), Turkey's accession process is stalled by a number of domestic and external problems. In spite of the fact that these three countries have made agreements over flooding and water pollution of the Maritsa river in different periods, these still constitute a major problem. In order to solve these problems, an international cooperation is needed to manage water resources. In this matter, The EU's Water Framework Directive and the European Flood Risk Management Directive the commitment of preparing River basin management plan and flood risk management plan requires the cooperation between the countries.
In this study water management in Maritsa River Basin will be studied within the frame of international agreements concluded up until present
Transboundary waters Maritsa River Basin Floods Contamination Water management International agreements
Sınırlı olan su kaynakları, canlıların yaşamı açısından önem arz etmektedir. Bu nedenle su ve su
kaynakları oldukça önem taşımaktadır. Türkiye su kaynakları bakımından zengin görünmesine rağmen
kişi başına düşen su tüketim miktarı bakımından dünya ortalamasının oldukça altında kalmaktadır. Bir
ülkede doğup başka ülkelerin topraklarında devam eden ve başka ülkelerden denize dökülen sular da
sınır aşan sulardır. Sınır aşan suların yönetimi bakımından ise uluslararası bir düzenlenme mevcut değil.
Bu sebeple sınır aşan suların yönetimi teamüller ve ülkelerin anlaşmaları ile sağlanmaktadır.
Balkanlardan doğup Türkiye’den denize dökülen Meriç Nehri, Balkan ülkeleri ile aramızda sınır
aşan su durumundadır. Günümüzde Meriç Nehrinde kıyıdaş ülkeler olan Bulgaristan ve Yunanistan ile
aramızda su paylaşımı sorunu yer almazken, taşkın sorunu ve kirlilik sorunu önemli bir sorun teşkil
etmektedir.
Meriç Havzasında yer alan Bulgaristan ve Yunanistan Avrupa Birliği (AB) üye ülkeleri iken
Türkiye de halen müzakere sürecinde olan ülkedir. Her üç ülke de Meriç Nehrinin taşkın sorunu ve
kirlilik sorunuyla ilgili dönem dönem anlaşmalar yapmış olsa da bu sorunlar devam etmektedir. Bu
konuda AB’nin Su Çerçeve Direktifi ve Avrupa Taşkın Riski Yönetimi Direktifi nehir havza yönetim
planı ve Taşkın Riski Yönetimi Planının hazırlanması yükümlülüğü ile ülkeler arasında işbirliğini
zorunlu hale getirmektedir.
Bu çalışmada geçmişten günümüze kadar yapılan uluslararası anlaşmalar çerçevesinde Meriç
havzasında su yönetimi ele alınacaktır.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 5, 2015 |
Published in Issue | Year 2014 Volume: 15 Issue: 2 |