Öz
Yirminci yüzyılın son ■ çeyreğinde dünyada gelişen toplumsal olaylar iki kavramı önemle gündeme getirmiştir: “ikibinli yıllar” ve “Bilgi Toplumu”. Bunlardan “ikibinli yıllar” yüzyılın sonu ile yeni bir başlangıcın doğal bir ifadesi olarak düşünülebilir. Ancak, bu gelişmeye insan ve toplumların yaklaşımlarıdır ki ‘doğal’ olanı, ‘olağanüstülüğe’ dönüştürmektedir. Kuşkusuz burada dönüşümün bu yeni devresinden toplumsal beklentilerin yükseldiği kastedilmektedir. Yaşanmamış, hayata geçirilmemiş tüm beklenti ve umutlar yeni bir yüzyıla devrederken “ikibinli yıllar” sözüne büyülü bir anahtar işlevi yüklemektedir. Doğrusu bu anahtarın araladığı kapıdan yeni bir topluma yöneliş çaba ve heyecanlarının gözlenmekte oluşu her iki kavramın birhirini çağrıştırıcı gücünü de pekiştirmektedir. “ikibinli yıllar” sözü yeni bir yüzydın olduğu kadar yeni bir yaşam tarzının, yeni değerlerin; farklı yapısıyla yeni bir toplum modelinin öne çıktığı bir dönemi çağrıştırmaktadır. Bu yeni yüzyılda insanlar ‘yeterlilikleri’ ve toplumsal ‘hazırbulunuşluk düzeyleri’nin elverişliliği oranında “bilgi toplumu”nda yaşayacaklardır. Bu çerçevede öyle görünüyor ki ikibinli ydlar burada sözü edilen ‘elverişlilik’, ‘yeterlilik’ ve ‘hazırbulunuşluk’ düzeyleri itibariyle bunları gerçekleştirenlerin, açıkçası öngörülen standartlar açısından onu hakedenlerin yüzyılı olacaktır.