Since early period of Islamic history tafsir has been seen as a field where scholarly disputes occurred. The centre of disputes has been tafsir narrations. The problems in the tafsir narrations taked Aĥmed ibn Ĥanbel (241/855) to the conclusion that “there are have no ground three things: tafsir, malahim, magazi.” Bringing forward these narration based problems bravely, evaluation of them and seeking solutions became compulsory for mufassirs. In this context, Tefsîru’l-kur’âni’l-azîm of Ibn Kathir became prominent. Ibn Kathir revived isnâd and his analyses of narrations were isnâdoriented and text-oriented. Ibn Kathir did not aimed to write just narration based tafsir. He evaluated Isra’iliyyat and Hadith Mawquf which takes place in the tafsir narrations and presented the method of analysis to resolve the problem. From this aspect his tafsir is an important source for those who do not want to fall into error while interpreting the Quran.
İslam tarihinin ilk dönemlerinden itibaren tefsir, ilmî tartışmaların cereyan ettiği bir alan olarak
görülmektedir. Tartışmaların merkezinde ise tefsir rivayetleri yer almaktadır. Tefsir rivayetlerindeki
problemler Ahmed ibn Hanbel’i (241/855) “Üç şeyin aslı yoktur: tefsir, melahim, megazi.” cümlesini
söylemeye götürmüştür. Rivayet temelli bu sorunların cesaretle gündeme taşınması, değerlendirilmesi
ve çözüm yollarının aranması müfessirler için bir zorunluluk olmuştur. Bu bağlamda İbn Kesîr’in
Tefsîru’l-kur’âni’l-azîm’i öne çıkmıştır. İbn Keŝîr isnadı tekrar gündeme taşımıştır. Tefsirine konu ettiği
rivayetler üzerinde sened ve metin yoğunluklu analizler yapmıştır. O, sadece rivayete dayalı bir tefsir
yazmayı hedefl ememiştir. O, tefsir rivayetleri içinde yer alan mevkuf hadisleri ve isrâilî haberleri
değerlendirmiştir. Bunlar üzerindeki problemleri çözümleme yöntemlerini göstermiştir. Bu yönüyle
onun tefsiri, Kur’an’ı tefsirde hataya düşmek istemeyen müfessirler için önemli bir kaynaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2014 |
Gönderilme Tarihi | 15 Eylül 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 1 Sayı: 1 |
BEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC ND) ile lisanslanmıştır