XV-XVII. Yüzyıllarda Balkanlar?da, Avrupa kıtasında fetihlerde bulunan Osmanlı Devleti fethedilen yerlere önemli ölçüde (Türk-Müslüman) asker nüfus görevlendirerek beldenin savunmasını temin etmiştir. Yapılan fetihler halka mal olmuş, birçok destanlar yazılmıştır. Zamanla elden çıkan şehir ve kaleler sebebiyle milletimize (devletimize) onulmaz yaralar açılmış, sel gibi gözyaşları akmıştır! Bu makalenin amacı: Budin, Girit, Hanya gibi şehir, kale ve adaların fetihlerinde halkın sevincini, edebiyatımıza yansımasını, yenilgiler sebebiyle kaybedilişlerini şahitlerinin ağzından, sebep ve sonuçlarını dikkate alarak edebiyatımıza yansımalarını aktarmaktır. Sosyal bir oluşum olan savaşların topluma getirdiği yük ve acıları gözler önüne sermektir. Günümüze kadar bu konuda yazılan yazıların geneli kahramanlık ve zaferler hakkında olduğu için: kaybedilen savaşların acısı içimizde kalmış, hapsedilerek gün yüzüne çıkarılmamıştır. Yazılmış oldukları halde bunları “sözlü edebiyat” olarak görüp, unutulmaya terk etmek kadirşinaslık olmayacaktır. Gayemiz, bu acılara parmak basmak, felakete uğrayan insanların ıstırabını (kendi ağızlarından) dile getirmek, edebiyatımızın bu konuda ne derece duyarlı olduğunu belirlemektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 3 Sayı: 2 |