Spinoza’s theory of “memory”, which is a power of the mind, occupies a wide and central position in foreign languages, especially in English Spinoza literature. On the other hand, there is no detailed study on this subject in Turkish. This study firstly tries to iron out this deficiency and to point out the aforementioned central position by considering Spinoza’s doctrine of memory with other elements of his unique philosophy of mind. In this sense, Spinoza’s definitions of “memory” are examined, its nature is analyzed by clarifying the boundaries of a common definition and it is determined since “memory” is a power of the mind that exists with the body, it mostly constitutes an obstacle to the understanding activity of the mind. However, it is claimed that the ideas formed in the mind thanks to “memory” do not always constitute an obstacle to the understanding activity of the mind, and that “memory” also has a beneficial aspect to the mind. In addition, in the study, the bodily causes and mental consequences of “memory loss” are rendered and the problem of “personal identity”, which comes to the fore in the context of continuity or discontinuity of remembering, is clarified within the scope of Spinoza’s theory of memory.
Mind Memory Strengthened Memory Memory Loss (Amnesia) Personal-Identity. Spinoza History of Philosophy
Spinoza’nın zihnin bir gücü olarak “hafıza”ya dair ortaya koyduğu fikirleri, yabancı dillerde, özellikle İngilizce Spinoza literatüründe geniş ve merkezi bir konum teşkil etmektedir. Buna karşın, bu konuda Türkçede detaylı bir çalışmanın yapılmadığı görülmektedir. Bu çalışma, öncelikle Spinoza’nın hafıza doktrinini onun kendisine özgü zihin felsefesinin diğer unsurlarıyla birlikte ele alarak söz konusu eksikliği gidermeye ve anılan merkezi konuma işaret etmeye çalışmaktadır. Bu doğrultuda, Spinoza sisteminde “hafıza”nın tanımları irdelenmekte, ortak bir tanımın sınırları belirginleştirilerek hafızanın doğası çözümlenmekte ve onun bedenle birlikte var olan bir güç olması sebebiyle, zihnin anlama faaliyeti önünde ekseriyetle bir engel teşkil ettiği tespit edilmeye çalışılmaktadır. Bununla birlikte “hafıza” sayesinde zihinde oluşan fikirlerin, zihnin anlama faaliyeti önünde her zaman bir engel teşkil etmediği ve “hafıza”nın zihne faydalı bir yönünün de bulunduğu iddia edilmektedir. Ayrıca çalışmada “hafıza kaybı”nın bedensel etkileri ve zihinsel sonuçları açık kılınmakta ve anımsamanın sürekliliği ya da kopukluğu bağlamında gündeme gelen “kişisel aynılık” problemi, Spinoza’nın hafıza teorisi bağlamında aydınlatılmaktadır.
Zihin Hafıza Gelişkin Bellek Hafıza Kaybı Kişisel-Aynılık Spinoza Felsefe Tarihi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 5 Ekim 2022 |
Kabul Tarihi | 29 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |