ÖZET
Amaç: Palyatif bakım hastalarının en önemli problemlerinden biri hastaların yeterli düzeyde beslenememesidir. Çalışmamızda
ise palyatif bakım hastalarında beslenme düzeyinin yaşam kalitesi üzerine olan etkisini irdelemeyi amaçladık.
Yöntem: Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Araştırma Hastanesi’nde Ağustos 2016-Ocak 2017 yılları arasında hastanede
yatarak veya evde bakım hizmeti şeklinde palyatif bakım tedavisi verilen 108 hastayla yüz yüze görüşülerek mini nütrisyonel
assesment testi yapıldı ve beslenme durumu tespit edildi. Mini nütrisyonel assesment testi yapılırken hastalara aynı anda
yaşam kalitesi ölçeği short form 36 testide uygulandı. Beslenme düzeyinin yaşam kalitesi üzerine olan etkisi irdelendi.
Bulgular: Çalışmaya 66 (%61.1)’sı kadın 42 (%38.9)’si erkek 108 hasta dahil edildi. Hastaların yaş ortalaması 77.01±13,0 yıl,
vücut kitle endeks ortalaması 24.15±5.41 kg/m2 ve mini nütrisyonel assesment ortalama puanı 14.20±7.01 olarak bulundu.
Hastalarımızın palyatif bakım alma nedenlerine baktığımızda;18 (%16.7)’i serebrovasküler hastalık, 36 (%33.3)’sı alzheimer,
6 (%5.6)’sı kronik böbrek yetmezliği, 14 (%13)’ü kalp yetmezliği ve koroner arter hastalığı, 4 (%3.7)’ü kronik obstrüktif akciğer
hastalığı ve astım, 2 (%1.9)‘si serebral palsi, 4 (%3.7)’ü psikiyatrik hastalıklar, 20 (%18.5)’si malign hastalıklar, 4 (%3.7)’ü
femur boyun kırığı nedeniyle palyatif bakım almaktaydı. Hastalar, beslenme durumlarına göre 3 gruba ayrıldı. Palyatif bakım
hastalarında beslenme durumlarına göre ayrılan 3 grup, yaşam kalitesi ölçeği short form 36’nın alt boyut puanları ile kıyaslandığında;
fiziksel fonksiyon, fiziksel rol kısıtlılığı, enerji/vitalite, emosyonel sağlık ve genel sağlığın algılanması arasında
istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulundu (sırasıyla; p=0.000, p=0.004, p=0.000, p=0.000, p=0.003) fakat emosyonel rol
kısıtlılığı, sosyal fonksiyon ve ağrı arasında anlamlı bir fark bulunamadı (sırasıyla; p=0.068, p=0.44, p=0.20). İyi beslenmiş hastaların
yaşam kalitesi malnütrisyon riski altındaki ve malnütrisyonlu hastalarla short form36 kullanılarak kıyaslandığında; fiziksel
fonksiyon, emosyonel sağlık ve enerji/vitalite alt grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark çıkmıştır (p=0.00).
Sonuç: Palyatif bakım yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlar. Palyatif bakım hastalarında malnütrisyon çok sık gözlenir. Malnütrisyon
ise yaşam kalitesi üzerine olumsuz yönde etki eder. Amaçı yaşam kalitesini yükseltmek olan palyatif bakım sırasında
hastaların beslenme düzeyi değerlendirilmeli ve hastalara gerektiğinde besin takviyesi verilmelidir.
Anahtar Sözcu¨kler: Palyatif bakım; Beslenme durumu; Yaşam kalitesi
ABSTRACT
Aim: One of the most important problems of palliative care patients is the lack of adequate nutrition. In our study, we aimed
to investigate the effect of nutritional status on quality of life in palliative care patients.
Material and Methods: Mini nutritional assesment test was conducted with face-to-face interview to 108 patients who
received palliative care in the form of inpatient or home care service at Ordu University Medical Faculty Educational
Research Hospital during August 2016 -January 2017 years and nutritional status was determined. When the mini nutritional
assesment test was performed, the quality of life scale short form 36 test was applied at the same time to the patients. The
effect of the level of nutrition on quality of life was examined.
Results: A total of 108 patients, 66 (61.1%) women and 42 (38.9%) men were included in the study. Mean age of the
patients was 77.01 ± 13.0years, mean body mass index was 24.15 ± 5.41 kg / m2 and mean mini nutritional assesment
score was 14.20 ± 7.01. When we analyzed the etiology of palliative care patients we determine that 18 (16.7) patients with
cerebrovascular disease, 36 (33.3%) patients with Alzheimer’s disease, 6 (5.6%) patients with chronic renal failure, 14 (13%)
patients with heart failure and coronary artery disease, 4 (3.7) patients with chronic obstructive pulmonary disease and
asthma, 2 (1.9%) patients with cerebral palsy, 4 (3.7%) patients with psychiatric disease, 20 (18.5%) patients with malignant
disease and 4 (3.7%) patients with femoral neck fracture. Patients were divided three groups according to nutritional status.
When the quality of life scale short form 36 subscale scores were compared according to nutritional status of palliative care
patients in three groups; there was a statistically significant difference between physical function, physical role limitation,
energy / vitality, emotional health and general health perception in three groups (P = 0.00, p = 0.05, p = 0.003, p = 0.012, p =
0.02, respectively) but no significant difference was found between emotional role limitation, social functioning and pain(P =
0.068, p = 0.44, p = 0.20, respectively). When we compared the quality of life between well-fed patients with malnourished
and malnutrition risk patients with short form 36, there was a statistically significant difference between the physically
functioning, emotional health and energy / vitality subgroups of short form 36 (p=0.00).
Conclusion: Palliative care aims to improve the quality of life. Malnutrition is very common in palliative care patients.
Malnutrition, on the other hand, has a negative impact on quality of life. Patients should be assessed for nutritional level
during palliative care, which is to improve quality of life and nutritional supplementation should be given if necessary.
Keywords: Palliative care; Nutritional status; Quality of life
Bölüm | Orjinal Çalışma |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 7 Sayı: 4 |