Objective: Autofluorescence properties of oral mucosa has been gaining interest in the field of early diagnosis of oral precancerous lesions. To aid the oral cancer screening, light based systems have recently been developed in order to assist the oral examination and identification. These systems feature light sources with certain wavelength designed according to principles of tissue reflectance and autofluorescence to enhance the conventional oral examination. The purpose of this report is to address the potential benefits and potential risks of a light based autofluorescence screening method for potentially premalignant and malignant lesions.
Methods: Extensive literature review and personal clinical experience with one of these technologies enabled the evaluation of the system.
Results: This manuscript evaluated the use of one of the adjunctive screening methods to detect precancerous and cancerous lesions. The characteristics of the system were outlined, the limitations associated with autofluorescence screening were put forward for the clinician’s conderation.
Conclusion: Recent technologies in the early detection of potentially malignant lesions may be beneficial, however they should be used with cautious since they are only adjunctive methods. Loss of autofluorescence seems to play a role for identifying mucosal dysplasia but lesions should be evaluated with clinical knowledge and experience.
Amaç: Oral mukozanın otofloresans özellikleri oral prekanseröz lezyonların erken tanısında artan bir ilgiyle karşılanmaktadır. Son dönemde ışık esaslı oral kanser görüntülemeye yardımcı cihazlar ağız muayenesi ve tanıyı desteklemek amacıyla geliştirilmektedir. Bu cihazlar özel olarak tasarlanmış ışık kaynağıyla ağız muayenesinde mukozayı belirginleştirmek için otofloresans özelliğini kullanmaktadırlar. Bu bildirinin amacı ışık esaslı bir otofloresan izleme yönteminin oral premalign ve malign lezyonlarda potansiyel fayda ve risklerini ortaya koymaktır.
Yöntem: Geniş literatür araştırması ve bu sistemlerden biriyle klinik tecrübe sistem değerlendirmesine olanak sağlamıştır.
Bulgular: Bu yazıda prekanseröz ve kanserli lezyonların belirlenmesinde yardımcı izleme yöntemlerinden bir tanesi değerlendirilmiştir. Sistemin özellikleri ve dezavantajları değerlendirilmiş, klinisyenin dikkatine sunulmuştur.
Sonuç: Günümüzdeki yenilikler malignite potansiyeli olan lezyonların erken tanısında yararlı olabilmektedir, ancak bunların tek başına diagnostik araçlar olmadığı, daha çok yardımcı araçlar oldukları düşünülerek dikkatle kullanılmaları gerekmektedir. Otofloresan kaybı mukozada displaziyi belirlemekte rol oynamakla beraber bu lezyonlar klinik bilgi ve deneyimle değerlendirilmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | January 30, 2014 |
Submission Date | January 30, 2014 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 3 Issue: 2 |