Toplumun belleği olan kültürün korunması, varlığını sürdürebilmesi için önemlidir. Toplumlar küreselleşme ile birlikte, kültürel korumanın önemi anlamıştır ve bunun için önemli adımlar atmışlardır. Bu önemli adımların başında UNESCO’nun faaliyetleri gelir. UNESCO tarafından 2003 yılında ilan edilen “Somut Olmayan Kültürel Mirası Koruma Sözleşmesi” bu kültürel değerlerin korunmasında büyük fayda sağlamıştır. Sözleşmenin koruma perspektifi içinde yer alan geleneksel el sanatları yer alır. Geleneksel el sanatları, bir toplumun kültürel kimliğinin ve tarihsel birikiminin önemli bir parçasıdır. Geleneksel el sanatları, nesiller boyunca aktarılan estetik, pratik ve zanaat bilgilerini içerir, bir toplumun tarihini, geleneklerini ve değerlerini yansıtan görsel bir dil oluşturur. Saraçlık, geleneksel el sanatı olması bakımından somut olmayan kültürel mirasının içindedir ve aynı zamanda bir zanaatkârlık kültürü ve estetik anlayışı barındıran bir sanat dalıdır. Bu zanaatların korunması ve teşvik edilmesi, hem sanatsal zenginliği hem de kültürel çeşitliliği sürdürmek açısından hayati bir öneme sahiptir. Bu meslek, günümüzde modern yaşamın ve ekonomik şartların etkisiyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu çalışma, saraçlığın tarihini incelemek, Erzurum’daki saraçlık tarihini incelemek, bu zanaatın korunmasına yönelik öneriler sunmak amacını taşımaktadır. Ayrıca Erzurum’da yaşayan usta saraçların hikâyeleri ve görüşleri aracılığıyla bu zanaatın mevcut durumu ele alınıp kültürel miras perspektifinde koruma yolları tartışılmaktadır.
The preservation of culture, which is the memory of society, is important for its continuity and survival. With globalization, societies have come to understand the importance of cultural preservation and have taken significant steps towards it. One of the most important of these steps is the activities of UNESCO. The "Convention for the Safeguarding of the Intangible Cultural Heritage," declared by UNESCO in 2003, has played a great role in preserving these cultural values. Among the preservation perspectives of the convention are traditional handicrafts. Traditional handicrafts are an important part of a society’s cultural identity and historical accumulation. They include aesthetic, practical, and craft knowledge passed down through generations, creating a visual language that reflects the history, traditions, and values of a society. Saddlery, as a traditional handicraft, is part of the intangible cultural heritage and is also an art form that embodies a culture of craftsmanship and aesthetic understanding. The preservation and promotion of these crafts is crucial for maintaining both artistic richness and cultural diversity. This traditional faces the danger of extinction today due to the effects of modern life and economic conditions. This study aims to examine the history of leatherworking, explore the history of leatherworking in Erzurum, and provide suggestions for the preservation of this craft. Additionally, the study discusses the current state of this craft through the stories and views of master saddlery living in Erzurum, and explores ways to preserve it from the perspective of cultural heritage.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Türkiye Sahası Türk Halk Bilimi |
| Bölüm | Araştırma Makaleleri |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 21 Ekim 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 25 Mart 2025 |
| Kabul Tarihi | 4 Ağustos 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 9 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License