Anatolia is a geography that has hosted various civilizations from past to present. Thanks to its fertile soil, climate diversity and strategic location, it has become a region where many civilizations struggled to rule and thus, cultural traces of different civilizations can be seen. Cilicia, the plain to the south of Çukurova, which has become an important location by blending cultures in Anatolia, and Anavarza, the capital of Cilicia, constitute the basis of the study. Anavarza was annexed to Roman territory in the 1st century, and during which it became increasingly stronger and experienced important developments in terms of the architectural status and construction of the city. By the late 2nd century AD, It was recognized one of the most important principal cities of Anatolia. Anavarza saw its major development in the 3rd century AD, becoming one of the magnificent cities in Anatolia during the Roman Period. During this era, various architectural structures were added to the city, further enhancing its significance. Structures such as the triumphal arch, two-lane columned road, stadium, amphitheater, baths, aqueducts and temples were constructed. Anavarza, which preserved its existence during the Byzantine period, was damaged and destroyed by natural disasters. The aim is to contribute to the promotion of Anavarza, which has been added to the Unesco World Cultural Heritage Temporary List, its transfer to future generations, and its inclusion in the country and world tourism by utilizing the data obtained from the research and studies (castle architecture, stone decoration, mosaic, etc.) with the designs prepared by Adana Continuation Institute. In this study planned with a multidisciplinary approach, the designs prepared in the light of academic data will contribute to the field.
Anadolu, geçmişten bugüne çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir coğrafyadır. Verimli toprakları, iklim çeşitliliği ve stratejik konumu sayesinde birçok uygarlığın hüküm sürmek için mücadele ettiği ve bu sayede değişik medeniyetlerin kültürel izlerinin görüldüğü bir bölge olmuştur. Anadolu’da kültürlerin harmanlanarak önemli bir konum haline getirdiği Çukurova’nın güneyindeki ovalık Kilikya ve Kilikya’nın başkenti Anavarza, çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Anavarza, I. yüzyılda Roma topraklarına katılmış, bu dönemde gittikçe güçlenmiş ve kentin mimari statüsü ve inşası adına önemli gelişmeler yaşanmıştır. M.S. II. yüzyıl sonlarında da Anadolu’nun en önemli ana kentlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Asıl gelişimini M.S. III. yüzyılda gösteren Anavarza, Roma Dönemi’nde Anadolu’daki görkemli kentlerden biri olmuştur. Bu dönemde kente çeşitli mimari yapılar eklenmiş ve kentin önemi bir kat daha artmıştır. Zafer takı, iki şeritli sütunlu yol, stadyum, amfi tiyatro, hamamlar, su kemerleri, tapınaklar gibi yapılar inşa edilmiştir. Varlığını Bizans Dönemi’nde de koruyan Anavarza geçirdiği doğal afetlerle hasar görmüş ve yıkılmıştır. Bu çalışmanın amacı, Unesco Dünya Kültürel Mirası Geçici Listesi’ne eklenen Anavarza Antik Kenti üzerine yapılan araştırmalar ve çalışmalar sonucu elde edilen verilerden (kale mimarisi, taş süsleme, mozaik vb.) yola çıkılarak Adana Olgunlaşma Enstitüsü bünyesinde hazırlanan tasarımlarla Anavarza’nın tanıtılmasına, gelecek kuşaklara aktarılmasına, ülke ve dünya turizmine kazandırılmasına katkı sağlamaktır. Multidisipliner bir yapıyla planlanan bu çalışmada, akademik veriler ışığında hazırlanan tasarımlar alana katkı sağlayacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Güzel Sanatlar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ekim 2024 |
Gönderilme Tarihi | 14 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 30 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 33 Sayı: 2 |