Amaç: İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü (human immundeficiency virüs, HIV) ile infekte bireylerin tespit edilmesi yaşam kalitesi açısından oldukça önemlidir. Ancak yalancı pozitifliklerin olabileceği ve testlerin mutlaka doğrulanması gerçeği unutulmamalıdır. Bu çalışmada hastanemizdeki altı yıllık süre zarfında HIV seropozitifliğinin saptanması ve ülke epidemiyolojik verilerine katkı sağlanması amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Ocak 2014 ve Aralık 2019 tarihleri arasında seroloji laboratuvarına gelen örnekler geriye dönük olarak incelenmiştir. Toplamda 180,413 örnekte makro-ELISA yöntemi ile (Architect i2000sr, Abbott, USA) anti-HIV antikoru taranmıştır. Reaktif gelen sonuçların hasta örnekleri doğrulanmak üzere Ulusal HIV-AIDS Doğrulama ve Viral Hepatitler Referans Laboratuvarı’na gönderilmiştir.
Bulgular: Makro-ELISA yöntemi ile kan serum örnekleri çalışılan 180,413 hastadan 178 (%0,1)’inin anti-HIV sonucu reaktif olarak değerlendirilmiştir. 102 hastanın doğrulama testi negatif iken 76'sı pozitifti. Doğrulama testi sonucu pozitif olan hastalar tüm tetkik edilen hastaların %0,04’ünü oluşturmuştur. Doğrulama testi sonucu pozitif olan hastaların 67 (%88,2)’si erkek iken 9 (%11,8)’u ise kadındır. Yaş dağılımı incelendiğinde ise 26-35 yaş ve 36-45 yaş aralıkları eşit oranda olup en fazla (n=20, %26,3) yeni vaka tespit edilen yaş aralıkları olmuştur.
Sonuç: Yapılan geriye dönük bu değerlendirmemiz sonucunda, HIV seropozitifliği, cinsiyet ve yaş dağılımlarının ülkemiz verileri ve ülkemizde yapılan diğer çalışmaların verileri ile uyumlu bulunmuştur. Tarama testlerindeki yalancı pozitifliğin oldukça yüksek olması, doğrulama testlerinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır.
Bu makale hiç bir kurum tarafından desteklenmemiştir
-
Bu çalışmada bana destek sağlayan Ömer Faruk Duran'a teşekkür ederim
Aim: Detecting human immunodeficiency virus (HIV)-infected individuals is very important in terms of quality of patients’ lives. However, it should be kept in mind that there may be false positives and tests must be confirmed. In this study, it was aimed to determine HIV seropositivity in our hospital for a period of six years and to contribute to the epidemiological data of the country.
Material and Methods: The samples that came to serology laboratory between January 2014 and December 2019 were analyzed retrospectively. Anti-HIV antibodies were screened in a total of 180,413 samples by the macro-ELISA method (Architect i2000sr, Abbott, USA). Patient samples were sent to the National HIV/AIDS Confirmation and Viral Hepatitis Reference Laboratory for verification of reagents results.
Results: Anti-HIV results of 178 (0.1%) of 180,413 patients whose blood serum samples were studied with the macro-ELISA method were evaluated as reactive. Confirmation test of 102 patients were negative while 76 were positive. Patients with positive confirmation result account for 0.04% of all patients. While 67 (88.2%) of the patients with positive confirmation were male and 9 (11.8%) were female. The ages of 26-35 and 36-45 years were equal with the highest number of new cases detected (n=20, 26.3%).
Conclusion: As a result of our retrospective evaluation, HIV seropositivity, gender and age distributions in our hospital were found to be compatible with the data of our country and other studies conducted in our country. The high false positivity rate of screening tests, again indicates the importance of confirmation tests.
-
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Proje Numarası | - |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2021 |
Gönderilme Tarihi | 25 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 23 Sayı: 1 |