Yaşanılan dönem itibariyle düşünüldüğünde eğitim kademesinde yer alan öğretmenlerin dijital teknolojilere hâkim olmayı ve bunları öğretim süreçlerinde yer vermeyi kaçınılmaz hale getirmiştir. Dijital okuryazarlık kavramıyla açıklanabilecek bu durum, Covid-19 süreciyle eğitim ve öğretim uygulamaları kapsamında önem kazanmıştır. Bu araştırmayla birlikte 2020-2021 eğitim yılında eğitim öğretim faaliyetlerini gerçekleştiren öğretmenlerin Covid-19 pandemisi sürecinde dijital okuryazarlık düzeylerinin farklı değişkenler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Örneklemini Bursa ili içerisinde farklı branşlarda görev yapan 124 ortaokul öğretmenin oluşturduğu araştırmada verilerin toplanma sürecinde karma yöntemden faydalanılmıştır. Çalışmada Ng (2012) tarafından geliştirilen Dijital Okuryazarlık Ölçeği (DOYÖ) kullanılmış olup ölçeğin Türkçe’ye uyarlama çalışmaları Hamutoğlu, Güngören, Uyanık ve Erdoğan (2017) tarafından yapılmıştır. Araştırma kapsamında katılımcılara ayrıca Covid-19 döneminde gerçekleştirilen öğretim faaliyetlerinde teknolojiden faydalanma durumlarını belirleme adına açık uçlu sorular sorulmuştur. Öğretmenlerin elde edilen sonuçlara göre dijital okuryazarlık düzeylerinin yüksek olduğu görülmektedir. Öğretmenlerin dijital okuryazarlık düzeyleri ile kıdem, bilgisayar kullanma süresi, günlük internet kullanım süresi değişkenleri arasında bir anlamlılık bulunmadığı; cinsiyet, kıdem (teknik alt boyutu), eğitim durumu, bilgisayar kullanma süresi (teknik ve sosyal alt boyutu) değişkenleri arasında bir anlamlılık bulunduğu belirlenmiştir. Öğretmenlere yöneltilen açık uçlu sorular neticesinde öğretmenlerin büyük çoğunluğunda öğretim süreçlerinde teknolojiden faydalanma noktasında kazanılan deneyimlerle beraber olumlu değişimlerin yaşandığı tespit edilmiştir. Yaklaşık olarak 2 yıl süren Covid-19 salgın sürecinde öğretmenler; ders anlatımlarında kullandıkları dijital öğrenme içeriklerini büyük ölçüde faydalı bulmuş, bu şekilde yapılan öğretim faaliyetlerinin zaman ve mekân sınırını ortadan kaldırdığını, öğrenmenin daha hızlı ve akılda kalıcı hale geldiğini, öğretim ortamının zenginleştiğini ve öğrencilerin derse güdülenmesinin arttığını belirtmişlerdir. Salgın dönemini dijital çağa ayak uydurma noktasında bir avantaj olarak görülmesi gerektiğini ve ilerisi için kalıcı olması temennisini dile getirmişlerdir. Araştırma kapsamında elde edilen bulgular bağlamında çeşitli öneriler sunulmuştur.
Considering the current period, it has become inevitable for teachers at the education level to have a command of digital technologies and to include them in their teaching processes. This state, which can be expressed with the concept of digital literacy, has gained importance therein the scope of education and training practices with the Covid-19 process. With research, it is purposed to analyze the digital literacy levels of who teach during the Covid-19 process in the 2020-2021 academic year in situation of different variables. The mixed method was utilizated in the info collection process in the survey, whose pattern come about 124 secondary school working in different branches in Bursa. During the examination, the Digital Literacy Scale improved by Ng 2012 and the conformation studies of the scale into Turkish were made by Hamutoğlu, Güngören, Uyanık and Erdoğan (2017) was used. Within the scope in the research, open-ended queries were also asked to the participants to examine their use of technology in the teaching activities carried out during the Covid-19 period. The results indicated that teachers have high levels of digital literacy. There was no important difference between the digital literacy levels of the teachers and the variables of seniority, computer usage time, daily internet usage time; that was determined that there was a major distinction between the variables of gender, seniority (technical sub-dimension), educational status, computer usage time (technical and social sub-dimension). As an outcome of the open-ended questions directed to teachers, it was defined that most of the teachers experienced positive changes with the experience gained at the point of benefiting from technology in the teaching processes. During the Covid-19 pandemic process, which lasted approximately 2 years, teachers found that the digital learning content they used in their lectures was highly beneficial and specified that teaching activities applied in this way removed time and space limits, learning became faster and more memorable, the teaching environment was enriched and the incentive of the students to lesson increased. They mentioned that this pandemic period should be seen as an advantage sustained the digital age and they wished it to be permanent for the future. Various suggestions have been presented in the context of the result.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ağustos 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 1 |