Farabi takes the emergence and development of language in a society in parallel with the cultural progress. Language, in various stages, until it reaches after all a level that can be used in the philosophical thought, followed by a process of ever trained with. The perfect stage in the development process of language is the stage of “philosophical language” that the truth can be clearly expressed in it. In this regard, Farabi describes the development of language beginning from its usage at the level of sound and sign until the usage in the philosophical level. In this process, language manifests initially as sign and sound, then word and sentence and finally writing On the other, because of the thought has gained the possibility of transfer to others through language, the development of language relates to the development of the modes of thinking. Farabi arrays this modes of thinking as sophistic, dialectic, rhetoric, poetic and demonstration. Among this thinking methods truth can be acquired and mentioned only with demonstration. Indeed, in the process described by Farabi, the language is not saved from the ambiguity at the level of rhetoric and poetic. To get rid of from this ambiguity will be held at the level of nutk. Being thought of this further step with the promise to meet each other exactly, but regains the cultural structure of a competent level
Farabi, dilin bir toplumda ortaya çıkışı ve gelişimini kültürel gelişime koşut bir süreç içerisinde ele alır. Dil, değişik aşamalarda, sonunda felsefî düşüncede kullanılabilecek bir düzeye gelinceye dek gittikçe yetkinleşen bir gelişim süreci izler. Dilin gelişim sürecinde en yetkin aşama ise hakikatin açık seçik biçimde ifade edildiği felsefî dil aşamasıdır. Bu bakımdan Farabi, toplumlarda dilin bir iletişim aracı olarak kullanımından başlayarak felsefî düzeyde kullanımına değin gelişim sürecini betimler. Bu süreçte dil, ilkin işaret ve ses, sonra lafız ve cümle, son olarak yazı biçiminde dizgeleşir. Diğer yandan düşünce dil aracılığıyla başkalarına aktarım imkânı kazandığı için dilin gelişimi düşünme biçimlerinin gelişimi ile de ilgilidir. Farabi’nin sofistika, diyalektik, hitabet, şiir ve burhan olarak sıraladığı düşünme biçimleri içinde hakikat ancak burhan yöntemiyle elde edilir ve dile getirilebilir. Burhan yönteminin kullanılması dil içinde, düşünce ve varlığın birbirini tam olarak karşılaması anlamına gelmektedir. Nitekim Farabi’nin betimlediği süreçte, hitabet ve şiir aşamasında dil, anlam belirsizliğinden yeterince kurtulmamıştır. Bu belirsizlikten kurtulma dilin nutk aşamasında gerçekleşecektir. Varlık, düşünce ile sözün birbirini tam olarak karşıladığı bu aşamayla birlikte, kültürel yapı da yetkin bir düzeye kavuşur
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Sayı: 14 |
Dergimiz 2024 yılından itibaren ikisi olağan biri dosya konulu özel sayı olmak üzere 3 sayı olarak, Mayıs (olağan sayı) Eylül (özel sayı) ve Aralık (olağan sayı) aylarında yayınlanacaktır.
2024 yılı özel sayımız ve Aralık ayındaki olağan sayımız için makale kabulü tamamlanmıştır.
Özel sayılarımızda yalnızca dosya kapsamında yer alan makalelere yer verilecektir. Makalenizi gönderirken hangi sayıda değerlendirilmesini istediğinizi bir notla bildirmeniz karışıklıkları önleyecektir.
İlginiz için teşekkür ederiz.