Referring to the thought of Deleuze and Guattari, this study will focus on the potentials that the concept of desire could offer in order to rethink radical politics. Firstly, a problematic break regarding the concept of desire will be realised and, in this context, it will be pointed out that desiring could not be understood in terms of the logic of ‘benefit’, ‘taboo’ or ‘lack’ and as the psychical production of ‘dreams’ or ‘phantasms’; then the concept will be redefined in terms of the real and material production of society. Such a problematic break will be brought together with an inquiry upon the validity of the concept of ideology. In this respect, it will be asked whether the “false consciousness” approach of ideology is adequate in order to comprehend the ‘irrational’ political attitudes of people and it will be suggested that politics is being operated on the plane of unconscious social investments of desire before on the plane of conscious ideological investments of interest. It will be argued that in an age in which the cynical attitude as a collective mood constantly deactivates people in terms of political action, one of the most effective ways of overcoming cynicism would be through extricating the creative and productive potentials of desire.
Bu makalede, Deleuze ve Guattari’nin düşüncesine başvurarak, arzu kavramının radikal politikayı yeniden düşünebilmek için sağlayacağı olanaklara odaklanılacaktır. Öncelikle, arzu kavramına dair bir problematik kopuş gerçekleştirip, arzulamanın ‘yarar-fayda’, ‘yasak’, ‘eksiklik’ gibi terimlerle ve ‘düşler’ ya da ‘fantazmaların’ psişik üretimi bağlamında anlaşılamayacağı gösterilecek ve kavram toplumsallığın maddi ve gerçek üretimi bağlamında yeniden tarif edilecektir. Arzu kavramına dair gerçekleştirilecek problematik kopuş, ideoloji kavramının geçerliliğine dair bir sorgulamayı da beraberinde getirecektir. Bu bağlamda, ideolojinin “yanlış bilinç” yaklaşımının, insanların irrasyonel gözüken siyasal tercihlerini anlayabilmek açısından yetersiz kaldığına işaret edilecek ve politikanın bilinçli ideolojik çıkar yatırımlarından önce, bilinçdışı toplumsal arzu yatırımları düzeyinde işlediği iddia edilecektir. Sinik tavrın kolektif bir ruh hali olarak insanları politik eylem düzeyinde etkisizleştirdiği çağımızda, sinizmden sıyrılabilmenin en etkili yollarından birinin arzunun üretici ve yaratıcı kuvvetlerini açığa çıkarabilmekten geçtiği öne sürülecektir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 25 |
Dergimiz 2024 yılından itibaren ikisi olağan biri dosya konulu özel sayı olmak üzere 3 sayı olarak, Mayıs (olağan sayı) Eylül (özel sayı) ve Aralık (olağan sayı) aylarında yayınlanacaktır.
2024 yılı özel sayımız ve Aralık ayındaki olağan sayımız için makale kabulü tamamlanmıştır.
Özel sayılarımızda yalnızca dosya kapsamında yer alan makalelere yer verilecektir. Makalenizi gönderirken hangi sayıda değerlendirilmesini istediğinizi bir notla bildirmeniz karışıklıkları önleyecektir.
İlginiz için teşekkür ederiz.