Mutlak ve mukayyed İslâm Fıkıh Usûlü ile ilgili iki farklı kavramdır. Nassların anlaşılmasında önemli bir yere sahiptir. Mutlak, herhangi bir kayıtla kayıtlanmamış bir lafız olup kendi cinsinde yaygın olan fert veya fertlere delâlet eder. Mukayyed ise vasıf, hal, gaye ve şart gibi kayıtlar ile kayıtlanan şeyin mâhiyetine delâlet eden lafızdır. Gerek Kur'ân ve gerekse Hadis nasslarında, mutlak olarak yer alan bir lafız takyîdine dair herhangi bir delil bulunmadıkça bütün İslâm hukukçularınca, mutlak olarak kabul edilir ve o nasstan o doğrultuda hüküm istinbât edilir. Eğer mutlak lafzın mutlaklığını takyîd edecek herhangi bir delil sabit olursa mutlak lafız, mukayyed lafza hamledilerek mukayyed lafzın hükmü ile amel edilir. Ancak İslâm hukukçuları, mutlakın hangi durumlarda mukayyed’e hamledilip hangi durumlarda hamledilmeyeceği konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Mukayyed lafzın da aynı şekilde aksi bir delil sabit olmadığı sürece mukayyed olarak kabul edileceğinde İslam hukukçuları görüş birliği içerisindedirler. Mutlak ve mukayyed kavramlarından doğan görüş farklılıkları İslâm fürû' fıkhında ihtilaflara yol açmıştır. Bu çalışmamızda söz konusu “mutlak’ın mukayyed’e haml’i” ele alınmıştır. Konu işlenirken ayrıca konunun anlaşılması için mutlak ve mukayyed kavramaları ve bu kavramların fıkıh usûlü içerisinde değerlendirilen bazı kavramlarla ilişkisine de yer verilmiştir. Bu nedenle çalışmamız giriş ve üç ana başlıktan oluşmaktadır. Girişte, kısaca konumuzun fıkıh usûlü ilmi içerisindeki yerine değinildi, birinci başlıkta konumuzun üzerinde cârî olduğu mutlak ve mukayyed kavramları ve bu kavramların tanımları yapıldı, ikinci başlıkta söz konusu kavramların hüküm açısından ne anlam ifade ettiği ele alındı, üçüncü başlıkta ise hamlin ne olduğu, mutlak’ın mukayyed’e haml’inin hangi durumlarda olabileceği, haml’in şartları ve bu konudaki usûl âlimlerinin görüşlerine örnekleriyle beraber yer verildi. Bu alandaki çalışmamızı yaparken İslâm fıkıh usûlü alanında yazılmış gerek klasik ve gerekse modern kaynaklara başvuruldu.
1. Yazar/Teşvik: Yazar, çalışmada herhangi bir finans/teşvik kullanılmadığını beyan etmektedir. 2. Çıkar Çatışması: Yazar, çalışmada herhangi bir çıkar çatışması olmadığını beyan etmektedir. 3. Etik Beyan: Yazar bu makalede araştırma ve yayın etiğine uyulduğunu beyan etmektedir.
Destek alınmamıştır.
Teşekkür ederim
Mutlaq and muqayyad are two different concepts related to Islamic Jurisprudence. It has an important place in understanding the Qur’an and the Sunnah (Nass). Mutlaq is a word that is not recorded by any conditions and refers to an individual or individuals that are common in their own kind. Muqayyad is a word that indicates the nature of the thing recorded with conditions such as qualification, state, purpose and condition. A word that is included absolutely in both the Quran and Hadith texts is accepted as absolute by all Islamic jurists unless there is any evidence of its restriction and the judgment is deduced accordingly from that text. If any evidence is established to limit the absoluteness of the absolute wording, the absolute wording is applied to the limited wording and the ruling of the limited wording is applied. However, Islamic jurists have put forward different opinions about in which cases the absolute should be invoked in comparison and in which cases it should not be invoked. Likewise, Islamic jurists are in agreement that the word muqayyad will be accepted as muqayyad unless there is evidence to the contrary. Differences of opinion arising from the concepts of absolute and muqayyad have led to disagreements in Islamic fiqh. In this study, we are going to describe the attribution of absolute into conditional. While the subject is being discussed, the concepts of mutlaq and muqayyad and the relationship of these concepts with some concepts evaluated within the usul of fiqh are also included in order to understand the subject. For this reason, our study consists of an introduction and three main parts. In the introduction, the place of our subject in the science of usul fiqh was briefly mentioned, and in the first part, the concepts of mutlaq and muqayyad, which our subject is current on, and the definitions of these concepts were made. In the second part, what the concepts in question mean in terms of judgment was discussed. And in the third section, what the attribution is, in which situations the attribution can occur in the muqayyad, the conditions of the attribution and the opinions of usul scholars on this subject are given along with examples. While carrying out our study in this field, both classical and modern sources written in the field of Islamic jurisprudence were consulted.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Hukuku |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 16 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 22 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 8 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 4 Sayı: 3 |