Eşitsizlik
ve ayrımcılık modern kapitalist toplumsal yapının bir parçasıdır. Eşitsizlik
farklılaşmanın bir türüdür. Farkları eşitsizlik ve ayrımcılık nedenine
dönüştüren koşullar, kapitalizmin tarihsel gelişiminin bir sonucudur. Mekân,
bütün farklılaşmaların somut hale gelip cisimleştiği; farkların eşitsizlik ve
ayrımcılık haline dönüştüğü ilk yerdir. Farklılaşmanın birçok nedeni vardır.
Mekânsal farklılaşma, kaynakların eşitsiz dağılımıyla başlayan bir sürecin
ürünüdür. Bu durum onu eşitsizlik olarak tanımlamanın ilk adımını oluşturur.
Ancak mekânsal farklılaşmanın sürdürülmesine neden olan birçok eşitsizlik
biçimi bulunmaktadır. Mekânsal farklılaşma sınıfsal, kültürel, etnik, dinsel,
cinsel kimliklerin kente yerleşmelerinde, yer bulma davranışlarında ve yerleşim
stratejilerinde belirleyicidir. Ayrıca mekânsal farklılaşma toplumsal
farklılaşmanın ve işgücü piyasasının yeniden düzenlenmesinin ön koşuludur.
Mekânsal farklılaşma, kentteki yerleşimle ilgili bir farklılaşma olarak ortaya
çıksa da farklılaşmanın nedeni toplumsal alanlardaki eşitsizliklerin örgütlenme
biçimidir. Mekânsal farklılaşma ve kimlikler arasındaki ilişki dikey ve yatay
hatta inşa edilir. Egemen kimliğin dışında kalan kimlikler üzerindeki tahakküm,
mekânsal farklılaşma yoluyla yeniden üretilmektedir. Kimlik ve mekânsal
farklılaşmanın iç içe girmesinin sonuçlarından biri işgücü piyasasının
kimliklerle yeniden düzenlenmesidir. Ayrıca yeni elitlerin, kendilerine
benzemeyen diğer sosyal gruplardan ve kimliklerden ayrışmalarını sağlamaktadır.
Bu çalışma mekân, kimlik, sınıf kavramlarından hareketle farklılaşmanın
mekânsal dinamiklerini ve farkların neden bir arada barınamadıklarını anlamayı
ve açıklamayı amaçlamıştır.
Inequality and discrimination are part of the modern
capitalist social structure. Inequality is a kind of differentiation. The
conditions that transform differences into the cause of inequality and
discrimination are the result of the historical development of capitalism.
Space is where all differentiations become concrete and embodied and the first
place where differences turn into inequality and discrimination. There are many
reasons for differentiation. Spatial differentiation is the product of a
process that begins with an unequal distribution of resources. This is the
first step in defining it as inequality. However, there are many forms of
inequality that cause spatial differentiation to continue. Spatial
differentiation acts as a determinant in urban settlements, locating behaviors
and settlement strategies of class, cultural, ethnic, religious and gender
identities. It causes the reproduction of social differentiation and the
reorganization of the labor market through spatial differentiation. Although
spatial differentiation has emerged as the differentiation of settlement in the
city, the reason for the differentiation is the way of organizing inequalities
in the social fields. The relationship between spatial differentiation and
identities is constructed on vertical and horizontal lines. The dominance over
the identities positioned outside the dominant identity is reproduced through
spatial differentiation. One of the consequences of the nesting of identity and
spatial differentiation is the reorganization of the labor market with
identities. It also leads to the separation of the new elites from other social
groups and identities that bear no resemblance to them. This study aims to
understand and explain the spatial dynamics of differentiation and the reasons
why differences cannot coexist together.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 10 Sayı: 26 |