The aim of this study is to compare the studies carried out by the municipalities of Seferihisar from Turkey and Bra from Italy during the COVID-19 pandemic in the context of the principles of Cittaslow. In this study, the measures and local services taken by the municipalities of Seferihisar and Bra fight against the COVID-19 pandemic were compared and got in contacted with both municipalities. The studies were put forward considering the cittaslowpriniciples and the parameters of the service delivery. As a result, it was seen that both municipalities successfully carried out the struggle process by using the advantages of being a cittaslow in fighting the pandemic. In the case, the impact of the cities of Bra and Seferihisar being the first cittaslow in Italy and Turkey and adhering to the principles of cittaslow was observed. As it is known, the pandemic has been effective and spread especially in metropolitan areas and densely populated areas. This process has directed settlement preferences to medium-sized cities with a population at a certain level. Therefore, cittaslow gained importance in this context. The study revealed that the work of cittaslow adhering to certain principles can achieve successful results in the fight against COVID-19.
Bu çalışmanın amacı sakin şehirler olan Türkiye’den Seferihisar kenti ile İtalya’dan Bra kenti belediyelerinin COVID-19 pandemi sürecinde gerçekleştirdiği çalışmaların sakin şehirler ilkeleri bağlamında karşılaştırılarak ortaya konulmasıdır. Seferihisar ve Bra Belediyelerinin COVID-19 pandemisi ile mücadele kapsamında aldıkları önlemler ve yerel hizmetlerinin karşılaştırıldığı bu çalışmada, her iki belediye ile iletişime geçilmiş, yapılan çalışmalar sakin şehir ilkeleri ve hizmet parametreleri göz önüne alınarak ortaya konulmuştur. Elde edilen veriler sonucunda, her iki belediyenin pandemi ile mücadelede sakin şehir olmanın getirdiği avantajları da kullanarak mücadele sürecini başarıyla yürüttüğü görülmüştür. Bu durumun ortaya çıkmasında Bra ve Seferihisar kentlerinin İtalya ve Türkiye’de ilk sakin şehirler olmaları ve sakin şehir ilkelerine bağlı kalmalarının etkisi gözlemlenmiştir. COVID-19 pandemisi, bilindiği üzere özellikle metropolitan alanlarda ve yoğun yerleşim bölgelerinde etkili olmuş ve yayılmıştır. Bu süreç, yerleşim tercihlerini orta ölçekli ve nüfusu belirli seviyede kalabilmiş kentlere yöneltmiştir. Dolayısıyla, sakin şehirler de bu bağlamda ilgi görmüş ve önem kazanmışır.Çalışma, sakin şehirlerin belirli ilkelere bağlı kalarak yaptıkları çalışmalarının COVID-19 ile mücadelede başarılı sonuçlar elde edilebileceğini ortaya koymuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: COVID-19 Sonrası Kentsel Kamusal Mekânların Dönüşümü |