In Ottoman private law adopting Hanefi doctrine/school, Continental Law system was gradually accepted in Tanzimat, but completely after Republic. It was aimed at generally to compare the sources of new system and the sources of Mecelle in our study. Provisions in Mecelle obtained in consequence of a systematic reasoning progress. Even Hanefi doctrine, that was source of the Code, was accused of prefering logic more in obtaining provisions, because of using istihsan method in self-term. The method implemented in progress of obtaining provisions has two ways as nakil and nass. Therefore it has some comman points with method and principles of law system based on just logic. For all that, it should be accepted these can not be always compatible and also not be expected this compatibility in all time.
In our study, it was researched how to work human logic as a reasoning tool in that progress, principles of working and mechanism of reaching consequences from evidences, so ta’lil (deduction), istikrâ (induction) and temsil (analogy) methods were reached in that context. In the event, mind (logic) is a scientific tool. Examples of events, issues and conflicts are important, because of absence of experiment and observation in the law. It must be researched from which evidences mind moves, which ways it uses and what consequences it obtains.
Usul ul-fıqh and the first mujtahids’ (interpreter of islamic law, jurists) ways of obtaining provisions from the main sources are related to our topic. Main sources are important for if there is the Creator’s will or not and also to determine about that. When jurists could not find the provisions from them, they should have decided with their own views and at the same time should have used ways of perception of mind (cognition). After that, there is the stage of implementation of the provisions in present case. Eventually, it was obser¬ved differences of logic and comment in between two legal systems. This topic has been tried to partially be explained with examples in the context of the provisions in Mecelle.
Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye Logic Deduction (İstidlâl) In-depth Research (İstinbat) Anology
Tanzimat’tan sonra tedricen, Cumhuriyet’ten sonra ise tamamen Kara Avrupası Hukuk Sistemi’ne geçilmiştir. Çalışmamızda yeni sistemin kaynakları ile Mecelle’nin kaynakları genel hatlarıyla karşılaştırılmak istenmiştir. Mecelle’deki hükümler de sistemli bir akıl yürütme sonucu elde edilen hükümlerdir. Nitekim kanuna kaynak olan Hanefî mezhebi, kendi döneminde, istihsan deliline başvurduğundan, hüküm çıkarmada akla fazla yer vermekle suçlanmıştı. Hükümlerin elde edilmesi sırasında uygulanan yöntemin nakle ve nassa dayalı iki boyutu bulunduğundan, salt akla dayalı hukuk sistemlerinin yöntem ve ilkeleri ile bazı ortak noktalara sahip olmakla birlikte, her zaman uyumlu olmayabileceğini, olmasının da beklenmemesi gerektiğini kabul etmek gerekmektedir.
Çalışmamızda insan aklının bir araç olarak, muhâkeme süreci boyunca nasıl çalıştığı, çalışma ilkeleri ve delillerden sonuçlara varma mekanizması araştırılmış bu bağlamda ta’lil (tümdengelim), istikrâ (tümevarım) ve temsil (analoji) yöntemlerine ulaşılmıştır. Sonuçta akıl (mantık) bilimsel bir araçtır. Hukukta deney ve gözlem bulunmadığından örnek olaylar, meseleler ve uyuşmazlıklar önemlidir. Aklın, hangi delillerden hareket ederek hangi yollarla, hangi sonuçlara vardığı araştırılmalıdır.
Fıkıh usûlü ve ilk müçtehitlerin aslî kaynaklardan hüküm çıkarma yolları konumuzla bağlantılıdır. Aslî kaynaklar bir konuda Yaratıcı’nın iradesinin bulunup bulunmadığını ve durumunu tespit açısından önemli iken, burada hüküm bulamayan hukukçu kendi reyleri ile içtihat etmeli; bu sırada aklın algılama (idrak) yollarını kullanmalıydı. Ardından hükmün somut olaya uygulanma aşaması gelmektedir. Sonuç olarak her iki hukuk sistemi arasında, hukukta mantık ve yorum farkları olduğu görülmüştür. Bu konu, Mecelle’deki hükümler bağlamında kısmen örneklerle ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: , , ,
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Ord. Prof. Sadri Maksudi Arsal’a Armağan Özel Sayısı (60. Ölüm Yıldönümü Vesilesiyle) |