Television, which is widely used in mass media; In addition to its functions such as giving news and information, educating, entertaining and forming public opinion, it is a very powerful tool that can be effective on the perceptions, attitudes, value judgments and behavior patterns of the audience and contribute to the formation of social reality. The discourses on television gain legitimacy over time by being planted in the minds of the audience. In this context, discourses containing violence and aggression, which are widely and repeatedly presented on television, may cause such thoughts and behaviors to be taken for granted by the society. The TV series with the highest viewing rate among television programs; It provides the transfer of ideologies and attitudes to the audience in an environment of artistic attraction through representations, meanings and discourses. Revenge, which is defined as a personal reaction that an individual develops as a result of being wronged or thinking that he has been subjected to it, is considered a problematic behavior that includes violence and aggression, but is frequently emphasized in TV series. In this study, the revenge discourse in the TV series Ezel, which was broadcast on Show TV and ATV channels between 2009 and 2011, was analyzed using the discourse analysis method developed by Van Dijk. As a result of the study, it has been seen that the series is based on the theme of revenge and the discourse of revenge is widely used. In addition, it has been concluded that the rhetoric of the series is based on the discourse that justice and equalization can only be possible through revenge. When evaluated in the context of the effect of the media on social ideology and consciousness, the revenge discourse, which is heavily featured in the series, has the potential to negatively affect the audience's understanding of rights and justice.
Kitle iletişim araçları içerisinde yaygın kullanım alanı bulunan televizyon; haber ve bilgi verme, eğitme, eğlendirme, kamuoyu oluşturma gibi işlevlerinin yanı sıra izleyicilerin algıları, tutumları, değer yargıları ve davranış biçimleri üzerinde etkili olabilen, toplumsal gerçekliğin oluşumuna katkı sağlayabilen oldukça güçlü bir araçtır. Televizyonda yer alan söylemler izlerkitlenin zihinlerine ekilerek zamanla meşruluk kazanmaktadır. Bu bağlamda televizyonda yaygın ve tekrarlı olarak sunulan şiddet ve saldırganlık içeren söylemler bu tür düşünce ve davranışların toplum tarafından kanıksanmasına sebebiyet verebilmektedir. Televizyon programları içerisinde en fazla izlenme oranına sahip tür olan diziler; temsiller, anlamlar ve söylemler yoluyla ideoloji ve tutumların sanatsal cazibe ortamında izleyicilere aktarımını sağlamaktadır. Bireyin haksızlığa uğraması ya da uğradığını düşünmesi sonucunda geliştirdiği kişisel tepki şeklinde tanımlanan intikam, şiddet ve saldırganlık içeren sorunlu bir davranış olarak kabul edilmekle birlikte dizilerde sıklıkla vurgulanmaktadır. Bu çalışmada 2009-2011 yılları arasında Show TV ve ATV kanallarında yayınlanan Ezel adlı dizide yer alan intikam söylemi Van Dijk tarafından geliştirilen söylem analizi yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Çalışma sonucunda dizinin intikam teması üzerine kurulu olduğu ve intikam söyleminin yaygın şekilde kullanıldığı görülmüştür. Ayrıca dizinin retoriğinin adalet ve eşitlenmenin ancak intikam yoluyla mümkün olabileceği söylemi üzerine kurgulandığı sonucuna ulaşılmıştır. Medyanın toplumsal ideoloji ve bilinç üzerindeki etkisi bağlamında değerlendirildiğinde dizide yoğun biçimde yer alan intikam söyleminin izlerkitlenin hak ve adalet anlayışını olumsuz etkileme potansiyeli bulunmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 16 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |