Osmanlı Devleti 19. yüzyıl başlarından itibaren klasik eğitim anlayışını ve kurumlarını gözden çıkarma yolunda hızla ilerlerken, devlet ricalinin temel hareket noktasının, Batı karşısında alınan yenilgileri bertaraf etmek üzere iyi yetişmiş kadroları yetiştirmek olduğu ileri sürülmektedir. Öte yandan klasik eğitimin terk edilmesi ve Batı eğitim kurumlarının aynılarının Osmanlı topraklarında da kurulmak istenmesi meselesi,
Osmanlı entelektüel kalemleri tarafından şüphesiz farklı mecralarda ele alınmaktaydı. Aralarında Batılılaşmayı ısrarla isteyenler bulunduğu gibi Batı eğitimini ve kültürünü alırken itidalli bir yol izlemeyi tavsiye edenler de mevcuttu. Dolayısıyla gündemlerine aldıkları “klasik eğitimin sorunları” ve “Batılı eğitime geçiş” konusuna nasıl yaklaştıkları, perspektifleri, yorumları ve değerlendirmeleri bugünden geriye bakıldığında eğitim tarihimizdeki geçişlerin anlamlandırılmasında, yaşanan kırılmaların gerekçelendirilmesinde paha biçilmez bir tecrübe birikimi sunmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Kitap Tanıtımları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 4 Sayı: 7 |