It will be evaluated throughout that article westernist movement‟s opinions about morality and moral education that was one of the accepted systematically and regular way of thought during II. Mesrutiyet. For that purpose, the views about morality of Abdullah Cevdet, Celal Nuri and Tevfik Fikret, who were the defendants of westernist view-point, are examined. * Öğretmen, Milli Eğitim Bakanlığı, muhammedaliyazibasi@mynet.com The core point upon which intellectuals and political movements agreed was the question of “how the country could be saved?” The answer of that question was “the salvation of the county could be only by a well moral education”. Since there was a thought which was prevailed in that period that the main reason of the problems which had been faced after World War I and the cause of defeats were moral degradation. However, there was difference in thought about the bases on which moral education established. Some believed that moral education should be based on religious principles, while others defend the moral education based on western pedagogical principles. Westernist thinkers had argued that moral education must be based on reason, science and western originated pedagogies abstaining from religious principles.
Bu makalede II. Meşrutiyet döneminde düzenli ve sistemli halen gelen fikir akımlarından Batıcılık Akımın ahlak ve ahlak eğitimi anlayışı irdelenecektir. Bu amaçla, Abdullah Cevdet, Celal Nuri ve Tevfik Fikret gibi Batıcılık akımının temsilcilerinin ahlak ile ilgili görüşleri incelenmiştir. Bu dönemde siyasî ve fikrî akımlar ile dönemin aydınlarının üzerinde buluştuğu ortak nokta “Ülkenin nasıl kurtulacağı?” sorusu olmuştur. Bu sorunun cevabı olarak da “Ülkenin kurtuluşu iyi bir ahlak eğitimi ile mümkündür.” olmuştur. Çünkü bu dönemde özellikle Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşından sonra yaşanan sorunların, savaşların yenilgi ile sonuçlanmasının sebebinin ahlakî çöküş olduğuna inanılmıştır. Ancak ahlak eğitiminin temellendirilmesi konusunda fikir ayrılığına düşülmüştür. Bazıları ahlak eğitiminin dine dayalı olarak verilmesini savunurken, diğerleri Batı kaynaklı pedagojiye dayalı ahlak eğitimini savunmuştur. Batıcılar ahlak eğitiminin dinden uzak, akla, bilime ve batı kaynaklı pedagojiye dayalı olması gerektiğini savunmuşlardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Haziran 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 3 Sayı: 1 |