Türk kültüründe toplumsal meşguliyetleri büyük ölçüde etkileyen Türk televizyonunun ilk yıllarından itibaren televizyonda en çok izlenen ve programların toplam yayın süresine dağılımında en çok payı bulunan program türleri arasında diziler dikkat çeker. Dizi türüne tahsis edilen pay ve dizilerin gördüğü ilgi, yeni dizi formatlarını satın almayı ve formatların yeniden yapımlarını -daha yaygın ifadesiyle, “uyarlama”larını- izleyiciye sunmayı bir alışkanlık ve mecburiyet haline getirmiş ve yeniden çevrimler, Türk televizyon repertuvarına seçenek olarak katkıda bulunarak Türk televizyon repertuvarını zenginleştirmiştir (Erguvan & Işıklar, Koçak, 2020). Türkiye’de pek çok ülkeden satın alınan -kimi zaman satın almaksızın üretilen- dizilerin yeniden çevrimlerinde çevirinin varlığı ve/veya yokluğu, ayrıca çevirmenin görünürlüğü/görünmezliği gibi konuların irdeleneceği bu çalışma, yeniden çevrimleri ve yeniden çevirenleri farklı veçhelerden incelemektedir. Öncelikle, senaristlerle yapılmış yarı yapılandırılmış görüşmeler aracılığıyla bu aktörlerin çeviriye ve çevirmenliğe dair görüşleri tartışılacaktır. Bunu takiben, Ekşi Sözlük, YouTube ve Twitter gibi mecralardan toplanacak veriler ışığında Türk izleyicilerinin yeniden çevrimleri alımlama şekilleri eleştirel gözle değerlendirilecektir. Çalışmanın bir diğer ayağını ise yeniden çevrimler hakkında kamuoyu algısının inşasında rol oynayan diğer “medya yan metinleri”nin (Batchelor, 2018) analizi oluşturmaktadır. Bu minvalde, yeniden çevrim/uyarlama dizileri etraflıca irdeleyen bu çalışma, yeniden çevrim diziler söz konusu olduğunda, doğrudan çeviri ve çevirmenliğin varlığından ve/veya yokluğundan söz edilemeyeceğini öngörür. Bilakis, muhtevası açısından çeşitlilik arz eden yeniden çevrimlerin, çeviriye ve çevirmene ilişkin farklı, girift ve bizatihi televizyona özgü anlayışlar sunduğu neticesine varılabilir.
Görünürlük/görünmezlik medya yan metinleri Türk televizyonu yeniden çevrimler yeniden yazım
Çalışmada kullanılan görüşmelere dair veriler için etik beyana ihtiyaç yoktur. Görüşmeler çalışmada da belirtildiği üzere 2020'den önce gerçekleştirilmiştir.
YOK
YOK
Since the early days of Turkish television, which profoundly affects societal engagement in Turkish culture, television (TV) series garner a sizeable audience and a significant share of total airtime is TV series (“dizi” in Turkish). The allocation of airtime to TV series, as well as the audience’s interest in them, have made obtaining new series formats and producing remakes, commonly known as "adaptations," a habit and a requirement; then numerous remakes, some of which were produced without purchasing the original formats, have extended Turkish television’s repertoire (Erguvan Işıklar, Koçak, 2020). This research will explore issues such as the presence or absence of translation in the remakes of TV series acquired from various countries, as well as the (in)visibility of translators. It approaches remakes and remakers from several angles. First, through semi-structured interviews, the study will shed light on the opinions of scriptwriters regarding translation and translators. Following that, the study will critically evaluate how Turkish viewers perceive remakes by collecting data from platforms like Ekşi Sözlük, YouTube, and Twitter. Another aspect of this research will involve the analysis of "media paratexts" (Batchelor, 2018) that play a crucial role in shaping public perceptions of remakes. This research, which extensively examines remakes/adaptations, anticipates that it is not possible to directly discuss the presence/absence of translation and translators when it comes to remake series. Rather, it suggests that the distinctive nature of remakes offers idiosyncratic, intricate, and inherently television-specific understandings of translation and translators.
Media paratexts remakes rewriting Turkish television visibility/invisibility
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 19 |