Lise yıllarının disiplinli atmosferinden sonra üniversitenin özgürlük havasının neden olduğu aylaklık yüzünden sene kaybedince benden genç olan sevgili Necati ile sınıf arkadaşı oluverdik. Bizim sınıftan çok öğretim üyesi çıktı; bir kısmı başka üniversitelere gitti ama çoğunluğumuz, ben ve Necati de dahil olmak üzere, İktisat Fakültesi'ni tercih ettik. Beraber bü¬ yüdük, hocalarımızın himmetiyle yetişdik, beraberce basamakları atladık ve neredeyse beraber emekli olduk. Doğal olarak bu emeklilik meslekden değil resmi görevlerden ayrılmak idi. Fakültemiz'in bize kazandırdığı ik¬ tisatçılığı devam ettiriyoruz. Necati benim oda komşumdu. Yani her an, her saat, her dakika beraber¬ dik. Bilimsel yeteneği ve bilgisi çok yüksek olduğundan iktisadın teorik ve pratik konularını birlikte tatlı tatlı tartışırdık. Onun kürsü başkanı Prof. Dr. Refii Şükrü Suvla'nın beklenmedik vefatı sırasında Necati ile birlikte geçirdiğimiz psikolojik ve maalesef bürokratik travmayı hiç unutamam. O hocasına çok bağlı idi; adeta baba-oğul gibiydiler. Ben de rahmetli hocanın hayranlarından biri idim.
Lise yıllarının disiplinli atmosferinden sonra üniversitenin özgürlük havasının neden olduğu aylaklık yüzünden sene kaybedince benden genç olan sevgili Necati ile sınıf arkadaşı oluverdik. Bizim sınıftan çok öğretim üyesi çıktı; bir kısmı başka üniversitelere gitti ama çoğunluğumuz, ben ve Necati de dahil olmak üzere, İktisat Fakültesi'ni tercih ettik. Beraber bü¬ yüdük, hocalarımızın himmetiyle yetişdik, beraberce basamakları atladık ve neredeyse beraber emekli olduk. Doğal olarak bu emeklilik meslekden değil resmi görevlerden ayrılmak idi. Fakültemiz'in bize kazandırdığı ik¬ tisatçılığı devam ettiriyoruz. Necati benim oda komşumdu. Yani her an, her saat, her dakika beraber¬ dik. Bilimsel yeteneği ve bilgisi çok yüksek olduğundan iktisadın teorik ve pratik konularını birlikte tatlı tatlı tartışırdık. Onun kürsü başkanı Prof. Dr. Refii Şükrü Suvla'nın beklenmedik vefatı sırasında Necati ile birlikte geçirdiğimiz psikolojik ve maalesef bürokratik travmayı hiç unutamam. O hocasına çok bağlı idi; adeta baba-oğul gibiydiler. Ben de rahmetli hocanın hayranlarından biri idim.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Anılar |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Temmuz 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 62 Sayı: 1 |