Türkiye'de sendikacılık, 3512 sayılı Cemiyetler Kanunu'nda "sınıf esasına dayalı cemiyet kurma" yasağının kaldırılmasıyla 1946'da meşruiyet kazanmış; 1947'de 5018 sayılı Kanun'la yasal dayanağa kavuşmuştur. Yasa koyucu, ilk Sendikalar Kanunu'nda sendikalara grev yasağı, siyaset yasağı gibi yasak ve kısıtlamalar getirerek sendikaları kontrol altında tutmak istemiştir. Kısaca, yasa koyucu, grev yasağını ülke kalkınmasını engellememe, siyaset yasağını sendikaları siyasi partilerden uzak tutma gerekçesine dayandırmıştır. Ne var ki, Kanun'da keskin siyaset yasağına rağmen, sendikalar, inisiyatifleri dışında 1947-1960 arası dönemde kendilerini siyasetin tam ortasında bulmuştur.
Makalede, 5018 sayılı Sendikalar Kanunu döneminde söz konusu Yasa'nın özüne, temel felsefesine aykırı olarak ortaya çıkan, Siyaset dışı /partisiz sendikacılık hedefinden partiyle beraber sendikacılığa yöneliş çelişkisinin nedenleri ve sonuçları üzerinde durulmuştur.
Sendikacılık 5018 sayılı Sendikalar Kanunu siyasi faaliyet yasağı partiler arası rekabet.
Konular | Siyaset Bilimi |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Aralık 2017 |
Gönderilme Tarihi | 1 Şubat 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 68 |