Güvenlik çalışmalarının bir alt unsuru olan terörizm alanında özellikle Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nde
2001 yılında meydana gelen 11 Eylül saldırılarının ardından paradigmal bir değişim yaşanmıştır. Söz konusu
değişim uluslararası güvenlik örgütü olarak anılan Kuzey Atlantik Antlaşma Örgütü (NATO)’nün beşinci
maddesini tarihte ilk defa yürürlüğe sokmasına yol açmıştır. Soğuk Savaş sonrasında varlığı sorgulanan
örgütün ajandasına dahil edilmiş olan belirsizlik, istikrarsızlık, çok yönlü tehdit ve risk tanımları terörizmle
mücadelede ucu açık bir sürecin başlamasına neden olmuş; bununla birlikte farklı birçok alan ve disiplinin
terörizm alanına ilgi duymasını sağlamıştır. Bu çalışmada Joseph S.Nye tarafından ortaya atılan ve neoliberal
bakış açısına sahip bir kavram olan yumuşak güç ve yumuşak gücün bir tekniği olan, kamu diplomasisi
kavramının güvenlik ve terörizm alanındaki uygulanabilirliği incelenmiştir. Bununla birlikte, kendi içerisinde
başlı başına bir diyalektik bakış açısının yansıması olan yumuşak güç ve terörizm kavramlarının, terör
örgütlerinin zayıflatılması ve mümkün olduğu taktirde ortadan kaldırılması amacıyla hangi enstrümanlar
yoluyla kullanılabildiğini ortaya koymaya çalışmaktadır. Çalışmada tarihsel süreçte istimalet politikası
biçiminde adlandırılan, ancak güvenlik ve terörizm alanında henüz yeni bir kavram olarak ortaya çıkan kamu
diplomasisi tekniğinin, uygulama alanı olarak terör örgütlerine katılan insanların çeşitli metodolojiler
kullanarak örgütten ayrılmasını amaçlayan ‘ikna süreçleri’ örneği ele alınmıştır. Ayrıca kamu diplomasisi
uygulamalarının güvenlik ve terörizm çalışmalarında kullanılabilir olduğu genel önermesinin doğruluğunu
test ederek mevcut terörizm literatürüne katkı sağlama düşüncesindedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 1 |