ET Muhtelif ülkeler günümüzde lisanslamalara veya sözleşmelere dayalı yaklaşımlar yoluyla maden arama hakkını veya maden haklarını temin edecek maden kanunlarını veya düzenlemelerini geliştirmekle meşguldürler. Bu çabalardaki bütünleyici unsuru, maden arama ve işletme faaliyeti için temin edilen en uygun kullanım süresini belirleme işi oluşturmaktadır. Eski maden kanunlarının pek çoğu, küçük projeler için elverişli olmakla beraber, birçok büyük maden projeleri bakımından gerçeklerle bağdaşmayan görece kısa arama ve işletme süreleri öngörmektedir. Bu çalışmada yazar; büyük maden projelerindeki arama ve işletme sürelerinin on yıldan fazla bir süre istediğini; kısa arama ve işletme sürelerine yer veren maden kanunları ve politikalarının, büyük çaptaki madencilik yatırımlarını yıldırmaya yatkın olduğunu, düzenleyici idari makamların üzerine gereksiz bir yük yüklediğini ve projenin yerine getirilmesine engel olabileceğini iddia etmektedir. Arama ve işletme süreleri, arama faaliyetinin başlangıcından ticari üretimin başlamasına kadar devam eden süreçte geçen sürenin uzunluğu tasvir edilmek suretiyle, dünya çapındaki 50’yi aşkın maden ocağı dikkate alınarak ortaya konulmuştur
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 4 Sayı: 13 |