The majority of the society characterizes the perpetrator as a killer, pervert, wild, butcher, robber and heroin user. For this reason, the society excludes those people and despise them, doesn't trust them, doesn't give them any job opportunities, because the society thinks that those people can commit a crime again and anytime. However, it is important how society perceives convicts. Also, it is very important how convicts perceive society. Judiciary, sense of justice, economic order, customs, traditions, the religion system and the most important thing is how convicts perceive themselves, because the convicts' perception of themselves is link to how they perceive behaviors which is constituted crime and also it is linked to will those people(convicts) commit a crime again. Our main assumption is that there are some efficient factors to commit a crime for convicts. These factors are out of control for convicts. Convicts think that it is destiny and think that God gives that role to them and everbody plays their role in this world. Convicts regret what they have done. Even, sometimes they think that their main emotion is punished unjustly. They think that they are adjudicated unjustly by judge, sometimes they aren't listened by judges. Also, judges decides some decisions about them with their absence. Furthermore, they think that judicial system is just for poor people. The government doesn't support convicts after prison period. They say that it is impossible to stand on their feet alone. Eventually, convicts can't handle what society thinks about them. For this reason, they think that they have to commit a crime again anad again. The cycle works kind of this process. This study consists of two parts which are theoretical and practical. In the theoretical part,national and international published pieces are searched which are about our this issue. In the practical part, this part is more related to application. Also, in this part permission is taken from Ministry of Justice to conduct a survey between 02/05/2011-30/07/2011 dates. This survey is done to total 3555 convicts in 32 criminal execution institutions. These institutions are in different 28 cities and in which there are 14 different kinds of penal institutions. That study's experience is based on two years prison teachers and five years probation System. During seven years, thousands of individual meetings and hundreds of group works are done. This study consists of those obtained datas and solution suggestion which is related about this issue
Toplumun ezici bir çoğunluğu suç işleyenleri; katil, sapık, vahşi, cani, hırsız, eroinman gibi etiketlemelerle niteler. Böyle olunca suç işleyenleri yani mahkûmları; dışlar, hor görür, mahkûmlara güvenmez, iş vermez, onların yeniden ve her an suç işleyeceğini düşünür. Ancak toplumun mahkûmları nasıl algıladığı ile birlikte onların toplumu, yargı sistemini, adalet anlayışını, ekonomik düzeni, gelenek ve göreneklerini, inanç sistemini ve her şeyden önemlisi kendilerini nasıl algıladıkları çok önemlidir. Çünkü onların kendilerini algılayışı; aynı zamanda suç teşkil eden davranışlarını nasıl algıladıkları ve onları yeniden gerçekleştirip gerçekleştiremeyecekleri ile doğrudan bağlantılıdır. Araştırmadaki temel varsayımımız: Mahkûmların suç işlemelerinde etkili olan faktörlerin kendilerinin dışındaki etkenlerden kaynaklandığını, bunun bir kader olduğunu, Yaratanın kendilerine böyle bir rol biçtiğini, herkesin bu dünyada kendi rollerini oynadıklarını; işlemiş oldukları suçtan dolayı pişmanlık duymakla birlikte temel duygularının haksız yere ceza aldıklarını, adil yargılanmadıklarını, hâkim tarafından dinlenmedikleri, hatta yokluklarında kendileri hakkında karar verildiğini, hukuk sisteminin sadece fakirler ve yoksullar için var olduğunu, cezaevi sonrası yaşamları için devletten hiçbir şekilde destek görmediklerini, kendi imkânları ile ayakta kalmalarının çok zor hatta imkânsız olduğunu, toplumsal önyargılara çok fazla dayanamayıp ne yazık ki kendilerine yakıştırılan suç eylemini yeniden işlemek zorunda oldukları döngüsü üzerine kurulmuştur. Bu çalışma teorik ve pratik olmak üzere iki bölümünden oluşmaktadır. İlk bölümde konuyla ilgili ulusal ve uluslararası alanda yayınlanmış eserlerin taramasından oluşmaktadır. İkinci ve daha çok uygulamaya dayalı olan bölümünde ise Adalet Bakanlığından alınan izin ile 02/05/2011-30/07/2011 tarihleri arasında 14 farklı tipteki, 28 ilde bulanan 32 ceza infaz kurumundaki toplam 3555 mahkum ile yapılan anketten elde edilen verilerin değerlendirmesi ile iki yılı cezaevi öğretmenliği, beş yılı ise denetimli serbestlik sosyoloğu görevi olmak üzere toplam yedi yıllık süre zarfında mahkumlarla yapılan binlerce bireysel görüşme ve yüzlerce grup çalışmasına dayanmaktadır. Araştırma, anketten elde edilen veriler ile konuyla ilgi sunulan çözüm önerilerinden oluşmaktadır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 2014 Sayı: 3 |