Gelişmiş ülkelerde pulmoner emboli gebeliğe bağlı anne ölümlerinin önde gelen nedenidir. Pulmoner emboli riski doğum sonrası dönemde (özellikle de sezaryen ile doğum yapmışsa ) daha yüksektir(1-2). Yirmi sekiz yaşında, 38 haftalık gebe olan hasta, oligohidramnioz tanısıyla takip edilirken fetal distres gelişmesi üzerine acil olarak sezaryen operasyonuna alındı. Hastaya genel anestezi uygulandı. Bebek çıkımı esnasında hastanın oksijen satürasyonu düştü ve her iki hemitoraksta yaygın krepitan raller duyuldu. Endotrakeal aspirasyonda pembe-beyaz renkli, köpüklü aspirat gözlendi. Hasta pulmoner emboli ve pulmoner ödem olarak değerlendirildi. Toraks BT ile tanı doğrulandı ve postoperatif yoğun bakım ünitesine alındı. Hastaya düşük moleküler ağırlıklı heparin uygulandı. Hasta uygulanan tedavi sonucu semptomatik olarak iyileşti ve kontrol BT’de belirgin düzelme saptandı. Hasta yoğun bakım ünitesindeki takibinin ardından göğüs hastalıkları kliniğine nakledildi. Tedavisi düzenlenen hasta poliklinik takibi önerilerek taburcu edildi.
In developed countries, pulmonary embolism is the leading cause of maternal deaths due to pregnancy. The risk of pulmonary embolism in the postpartum period (especially given birth by cesarean section) is higher than (1-2). Twenty-eight-year-old, 38-week pregnant patient with a diagnosis of oligohydramnios on the development of fetal distress, emergency cesarean operation is being received. The patient underwent general anesthesia. During the cesarean section patient's oxygen saturation dropped and crepitan bilateral diffuse rales were heard. Endotracheal aspiration pink-white, frothy aspirate was observed. The patient was evaluated as pulmonary embolism, and pulmonary edema. The diagnosis was confirmed by chest CT and postoperative intensive care unit. Low molecular weight heparin administered to the patient. In symptomatic patients has improved as a result of the treatment and the control CT scan showed significant improvement. Followed by chest clinic follow-up the patient was transferred to the intensive care unit. The patient was discharged with outpatient follow-up treatment were proposed.
Diğer ID | JA82VY89NR |
---|---|
Bölüm | Olgu Sunumu |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 2 Sayı: 2 |