Türk edebiyatında kadının farkına
varılması ve sorunlarının işlenmeye başlaması Tanzimat’la başlar. Ancak bu
konunun yoğun bir şekilde farklı yönleriyle işlenmesi yetmişli yılların sonunu
bulur. Cumhuriyet’in ilk yıllarında dünyaya gelen ve yeni sistemin sunduğu
imkânlardan yararlanarak öğrenim gören kadınların yetmişli yıllarda edebiyat
dünyasına girmeye başlamasıyla Türkiye’de kadın sorunu farklı açılardan ele
alınır ve eserlerde işlenir. Toplumsal hayatın her alanında ikinci plana itilen
kadın sorununu irdeleyen yazarlar, onu eş ve anne rolünden çıkarıp birey olma
çabası ile ele alırlar. Bu bakımdan edebî eserleri incelerken toplumsal
olaylar, eserin oluşum süreci, yazarın statüsü ve ideolojisi, yazarlık mesleği,
eserlerin tarihî ve sosyal içerikleri ekseninde incelemek belli başlı
sorunsalların tespit edilmesine imkân verecektir. Bu bağlamda çalışmada ele
alınan eser Cemo’da doğrudan kadın problematiği değil dönemin diğer toplumsal
sorunlarıyla birlikte kadının toplumsal değerinin ihmal edilmiş olmasına dikkat
çekilmiştir. 1945 yıllarında yazarın yazmayı düşündüğü romanının arka planında
Şeyh Sait ayaklanmaları, beraberinde gelen Dersim Olayları yer almaktadır.
Cumhuriyet’in getirdiği yenilik ve değişimlerin Anadolu’nun her bölgesine
ulaşmaması ve beraberinde gelen toplumsal sorunlara dikkat çekilir. Özellikle
dönemin bahsi geçen ağalık-kölelik sisteminin ataerkil toplumda kadının var
olma çabasını da nasıl ihmal ettiği hususunda eleştirilebilir. Özellikle
değişimlerin ilk yılları siyasî ve sosyal düzen etkisinde olurken önemli
toplumsal meselelerinde ihmal edildiği görülebilmektedir.
The
realization of women and dealing with their
problems in Turkish literature starts with the beginning of Tanzimat.
However, the process of intensive examining of this issue in different aspects
goes to the end of the 1970’s. The women who are born in the in the early years
of the Republic and receive education by taking advantage of the opportunities
offered by the new system begin to move into the literary world. Therefore, the
woman issue in Turkey occurs in the work of arts and is studied in different
aspects. Examining women who are cast
away as second sex and their problems, authors discuss women's
individualization process rather than displaying them merely as a wife or
mother. In this context, in Cemo, examined in this article, the woman issue is
not directly handled but it is indirectly pointed out with other social
problems of the period. Sheikh Said rebellions and the subsequent Dersim Events
take place in the background of the novel one thing that is pointed out in the
novel is that reforms and changes brought by the Republic did not
reach every region of Anatolia and the other thing that is emphasized
is the social problems coming with that fact.Especially, it can be criticized
as to how the landlordism-slavery system in that period neglected the woman's
attempt to exist in the patriarchal society.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Kasım 2018 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ağustos 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 2 |
Dergide yayımlanan tüm çalışmalar, kamu ve tüzel kişilerce, gerekli atıflar verilmek koşuluyla kullanıma açık olup dergide yayımlanmış çalışmaların tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.