Objective: WHO reported to all healthcare providers in its universal message that thousands of patients lives could be saved by reporting ADRs. In this study, we aimed to evaluate the knowledge levels and attitudes of the resident physicians about ADR and pharmacovigilance in our university hospital
Method: This prospective study is performed by a questionnaire form consisted of 14 questions on 88 resident physicians who accepted to participate the study in Harran University Hospital. The study was started after gaining the approval of Harran University Faculty of Medicine Ethics Committee. The results of the questionnaire were evaluated by using SPSS 18.0 package program by frequency and percentage tests.
Results: The exact definition of ADRs is correctly marked by 51.1% of doctors. Most of the physicians (69.3%) stated that they had never do ADR reporting. The rate of the participants who think that it is not the responsibility of the healthcare professionals to make ADR reporting is 9.1%. It was observed that only 6.8% of the physicians received professional information or training on ADR reporting. 72.7% of physicians think that, ADR is a serious problem in Turkey.
Conclusion: This study showed that the level of knowledge and attitude of resident physicians working in our hospital about ADR reporting was not sufficient. We believe that it is important to raise awareness among the healthcare professionals about the ADRs reporting and the status can be improved by effective and periodical training methods.
Conflict of interest: The authors declare no conflicts of interest.
Amaç: DSÖ, evrensel mesajında tüm sağlık hizmeti sağlayıcılarına, ADR'ler rapor edilerek binlerce hastanın hayatının kurtarılabileceğini bildirmiştir. Bu çalışmada, üniversite hastanemizdeki asistan hekimlerin ADR ve farmakovijilans konusundaki bilgi düzeylerini ve tutumlarını değerlendirmeyi amaçladık.
Yöntem: Bu prospektif çalışma, Harran Üniversitesi Hastanesi'nde çalışmaya katılmayı kabul eden 88 asistan hekim üzerinde 14 sorudan oluşan bir anket formuyla gerçekleştirildi. Çalışmaya Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Etik Kurulu onayının alınmasından sonra başlandı. Anketin sonuçları SPSS 18.0 paket programı kullanılarak frekans ve yüzde testleri ile değerlendirildi.
Bulgular: ADR'lerin kesin tanımı doktorların %51,1'i tarafından doğru bir şekilde işaretlenmiştir. Hekimlerin çoğu (%69,3) hiçbir zaman ADR raporlaması yapmadığını belirtmiştir. ADR raporlaması yapmanın sağlık profesyonellerinin sorumluluğu olmadığını düşünen katılımcıların oranı %9,1'dir. Hekimlerin sadece %6,8'inin ADR raporlaması hakkında mesleki bilgi veya eğitim aldığı gözlemlenmiştir. Hekimlerin %72,7'si Türkiye'de ADR'nin ciddi bir sorun olduğunu düşünmektedir.
Sonuç: Bu çalışma hastanemizde çalışan asistanların ADR raporlaması konusundaki bilgi ve tutum düzeylerinin yeterli olmadığını göstermiştir. ADR'lerin raporlanması konusunda sağlık uzmanları arasında farkındalığın artırılmasının önemli olduğuna ve durumun etkili ve periyodik eğitim yöntemleriyle iyileştirilebileceğine inanıyoruz.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ekim 2020 |
Kabul Tarihi | 3 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 12 Sayı: 3 |