Bilindiği üzere modern
vergi sistemleri büyük ölçüde beyan esasına dayalıdır. Beyan esasında mali
idare, vergilendirme işlemlerine esas olmak
üzere mükelleflere özgü bazı verileri kullanır. Bu durum gayet olağandır. Burada
üzerinde önemli durulması gereken konu ise mali idarenin elde ettiği bu
verileri muhafaza etmesi ve icabında hukuka uygun şekilde paylaşmasıdır. “6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması
Kanunu” nun yürürlüğe girmesiyle mali idarenin iktisap ettiği bilgilerin
toplanması, uluslararası bilgi değişimi kapsamında iletilmesi, muhafazası,
imhası son derece mühim bir hale bürünmüştür. Nitekim Türk Vergi Hukukunda mükelleflere bir hak olarak
tanınan “Vergi Mahremiyeti”nin veri gizliliği ile çok yakın bir ilişkisi
vardır. Bu çalışmanın amacı; 6698 sayılı KVKK’ nın yürürlüğe girmesiyle literatüre giren veri koruma hukuku
uygulamalarının, Türk Vergi Hukukuyla gerektiği gibi bütünleştirilmemesinin
neden olabileceği vergisel belirsizlikleri ortaya koymaktır. Çalışmada, yapılan çözümlemelerle; mevcut vergisel
belirsizliklerin vergi hukuku metinlerinde bir mali veri tanımının olmamasından
kaynaklandığı sonucuna varılacak ve söz konusu belirsizliklerin giderilmesi
konusunda bazı önerilerde bulunulacaktır.
Personal Data Financial Data Tax Confidentiality Business Secret
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 4 Ekim 2019 |
Kabul Tarihi | 4 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 1 Sayı: 2 |