Existentialism, which attracted a great deal of attention in 20th-century continental Europe, was formed in opposition to the basic structure of modern philosophy. Existentialism's criterion of subjectivity versus the quest of modern philosophy for objectivity, the understanding of the concrete self versus the abstract self, the perception of motion and formation versus system and totality, and adopting ambiguity versus absoluteness are important contrasts created by this disengagement. The discovery of German philosophical heritage and especially the phenomenology of Husserl and Heidegger by French philosophers was influential in the formation of this philosophical atmosphere, and philosophical thinking was included in a new relationship with existence and action. This interaction between German and French philosophies shaped existentialism and enabled it to reach a wider audience by creating a philosophical agenda. This interaction also had significant impacts on Turkish philosophers, who, due to their close political relations with Germany and France during the Tanzimat Reform Era and in the early periods of the Republic, approached German-French philosophy with great interest. Existentialism entered Turkey almost simultaneously with the atmosphere created by Sartre's existentialism. Joachim Ritter (1903–1974) is a significant figure in terms of the relationship between existentialism and Turkish academia in the 1950s, both through his lectures and conferences on existentialism at the Department of Philosophy, Istanbul University, and the students he trained. In this study, the basic theses of existentialism, its first reception in the academic environment in Turkey, and the intellectual atmosphere it created will be evaluated within the framework of Joachim Ritter's conferences in Istanbul. In this evaluation, Ritter's analyses of Turkey in the dilemma of the variability of existentialism and the continuity of philosophia perennis will also be discussed as one of the fundamental subjects.
Joachim Ritter Turkish Philosophy Existentialism Phenomenology.
20. yüzyıl Kıta Avrupası çevresinde yoğun bir ilgiyle karşılanan varoluşçuluk, modern felsefenin temel
yapısıyla bir karşıtlık içinde oluşturulmuştur. Modern felsefenin objektiflik arayışına karşı varoluşçuluğun
sübjektiflik kıstası, soyut ben’e karşı somut ben anlayışı, sistem ve bütünselliğe karşı devinim ve oluş anlayışı,
mutlaklığa karşı muğlaklığı sahiplenmesi bu kopuşun yarattığı önemli karşıtlıklardır. Bu felsefi atmosferin
oluşmasında Fransız filozofların Alman felsefi mirasını ve özellikle Husserl ve Heidegger fenomenolojisini
keşifleri etkili olmuş, felsefi düşünme varoluş ve eylemle yeni bir ilişkiye dahil edilmiştir. Alman ve Fransız
felsefelerinin bu etkileşimi varoluşçuluğu biçimlendirmiş ve felsefi bir gündem oluşturarak daha geniş
kitlelere ulaşmasını sağlamıştır. Bu etkileşim, Tanzimat Dönemi’nde ve Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde
Almanya ve Fransa ile olan yakın siyasal ilişkilerden dolayı Alman-Fransız felsefesine yoğun bir ilgiyle
yaklaşan Türk filozoflar üzerinde de önemli etkiler bırakmıştır. Varoluşçuluk, Türkiye’ye Sartre
varoluşçuluğunun yarattığı atmosferle hemen hemen eş zamanlı olarak girmiştir. Joachim Ritter (1903-
1974), 1950’lerde hem İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde varoluşçulukla ilgili verdiği dersler ve
konferanslarla hem de yetiştirdiği öğrencilerle varoluşçuluğun Türk akademisiyle ilişkisi açısından önem
taşıyan bir isimdir. Bu çalışmada da Joachim Ritter’in İstanbul’da verdiği konferanslar çerçevesinde
varoluşçuluğun temel tezleri, ülkemizde akademik çevrede ilk alımlanışı ve yarattığı düşünsel atmosfer
değerlendirilecektir. Bu değerlendirmede Ritter’in varoluşçuluğun değişkenliği ve philosophia perennis’in
sürekliliği ikileminde Türkiye’ye yönelik çözümlemeleri de temel izleklerden biri olarak tartışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | 20. Yüzyıl Felsefesi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 20 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 12 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.