Hukuk, ahlak ve din birer sosyal kurum olarak birbirlerini etkilemektedir. İslamiyet gibi hayatın her alanına nüfuz etmeyi hedefleyen dinlerde, dinin diğer ikisi üzerindeki etkisi daha belirgindir. Bu nedenle İslam toplumlarında din genellikle ahlakın ve hukukun kaynağı olarak görülmüştür. Devlet yöneticilerinin dinin hukuk ve ahlakla olan ilişkisine dair kabulleri de hukuk, ahlak ve din arasındaki ilişkiyi yönlendirmiştir. Türk-İslam Sentezcileri Türkiye’de yüz yılı aşkın süredir doğrudan veya dolaylı olarak devlet yönetiminde etkinliklerini sürdürmektedir. Dolayısıyla Türkiye’de hukuk, ahlak ve din ilişkilerini açıklamak ve anlamak için Türk-İslam Sentezcilerinin bu konulara dair görüş ve kabullerinin bilinmesi gerekmektedir. Türk-İslam Sentezcilerine göre din, hukuk ve ahlak arasında çok yakın ve göz ardı edilemez bir ilişki ve karşılıklı etkileşim bulunmaktadır. Bu karşılıklı etkileşimde ise dinin hakim bir rolü bulunmaktadır. Bilhassa İslam dini söz konusu olduğunda bu rol çok daha baskındır. Onlara göre ahlak ve hukuk da din gibi ilahi kaynaklıdır. Hatta insanların ürettikleri hukuk kuralları dahi kaynaklarını temelde ilahi iradeden aldıkları için asıl olarak ilahi kaynaklıdırlar. Bu nedenle hukuk sistemlerinin ve kurallarının dine, ama öncelikle İslam’a dayanması insan doğasına ve sosyal gerçekliğe aykırı sayılamaz.
Türk-İslam Sentezcileri Hukuk ve Din İlişkisi Ahlak ve Din İlişkisi
Law, ethics, and religion affect each other as social institutions. The influence of religion on the other two is more significant in religions aiming to penetrate all areas of life, such as Islam. For this reason, religion is generally considered the source of ethics and law in Islamic societies. The acceptances of state rulers on the relations of religion with law and ethics have also directed the relation between law, ethics and religion. Turkish-Islamic Synthesizers have been working directly or indirectly in state administration in Turkey for more than a hundred years. Thus, the opinions and acceptances of Turkish-Islamic Synthesizers on these issues should be known in order to explain and understand the relations between law, ethics, and religion in Turkey. According to Turkish-Islamic Synthesizes, there is a very close and undeniable relation and mutual interaction between religion, law, and ethics. Religion has a dominant role in this mutual interaction. This role is much more dominant, especially when it comes to the Islamic religion. According to them, ethics and law are divinely ordained, as is religion. Even the rules of law made by the people are divinely ordained as they take their resources mainly from divine will. Therefore, the fact that the legal systems and rules are based on religion, but primarily Islam, cannot be considered contrary to human nature and social reality.
Turkish-Islamic Synthesis Relation Between Law And Religion Relation Between Ethics And Religion
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2021 |
Kabul Tarihi | 17 Şubat 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 17 Sayı: 34 |