Anonim ortaklıkta pay sahiplerinin asli borcu, sermaye taahhüdünü yerine getirmektir. Nitekim TTK 329/2’de pay sahiplerinin sadece taahhüt ettikleri sermaye paylarıyla şirkete karşı sorumlu oldukları belirtilmiştir. Bu açıdan pay sahiplerinin şirket alacaklılarına karşı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı gibi, sermaye koyma borcu dışında şirkete karşı kural olarak herhangi bir yükümlülük altında olduğu da söylenemez. Bu durum, anonim ortaklıklar hukukunda tek borç ilkesi olarak anılmaktadır. Tek borç ilkesi, mutlak nitelikte değildir; ancak hangi durumların bu ilkenin istisnası olduğu tartışmalıdır. Bu çalışmada öncelikle tek borç ilkesi ve istisnaları karşılaştırmalı hukuk da dikkate alınarak incelenmiştir.
TTK 421/2-a bendinde ise, esas sözleşme değişikliğiyle bilanço zararlarının kapatılması amacıyla pay sahiplerine yükümlülük ve ikincil yükümlülük getirilebileceği hükme bağlanmıştır. Çalışmamızın devamında tek borç ilkesi çerçevesinde TTK 421/2-a bendi değerlendirilmiş, söz konusu düzenlemenin bu ilkenin bir istisnası olup olmadığı tartışılmıştır. Daha sonra ise TTK 421/2-a bendinin uygulama şartları ele alınarak, pay sahiplerine sermaye koyma borcu dışında getirilecek ek yükümlülüklerin şartları ve kapsamı belirlenmeye çalışılmıştır.
Tek borç ilkesi Yükümlülük ve ikincil yükümlülük Bilanço zararı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2022 |
Kabul Tarihi | 7 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |