Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda öncü rol alan vesayetçiler, yeni düzenlemelerle ülkeyi bilfiil yönettiler. Din temelli uygulamaların yasaklanmasına ve dinin devlet kurumlarından arındırılmasına yönelik politikalar uyguladılar. Bu politik uygulamalar 1950’ye kadar devam etti. 1950’de sivil bir yönetim iktidara gelmiş olsa da, 1960 yılında yine vesayet yanlısı gruplar tarafından darbeyle yönetim ele geçirildi. Darbe sonrası Türkiye’de zaman zaman sancılı dönemler yaşanmıştır. Özellikle 12 Eylül ve 28 Şubat olayları bu hususta zikredilebilmektedir. Bu zorlu süreçte bazı partiler kapatıldı. Siyasal İslam kimliğiyle bilinen Milli Selamet Partisi bunlardan biriydi. Siyasal İslamcılar çok geçmeden 1983 yılında Refah Partisi’ni kurdular. Parti, kurulduktan yedi ay sonra 1984 yerel seçimlerinde Şanlıurfa’da İbrahim Halil Çelik adaylığında büyük bir başarı elde etti. Çelik adaylığında 1989 yerel, 1991 ve 1995 genel seçimleri de önemli bir oy farkıyla kazanıldı. Fakat 1995 seçimlerinden 2 yıl sonra 28 Şubat denilen post modern darbe dönemi başlamış, Çelik ve dava arkadaşları büyük bir imtihandan geçmiştir. Bu bilgiler ışığında makale, 12 Eylül-28 Şubat arası dönemde Refah Partisi kimliğiyle akademik camiada pek bilinmeyen, ancak Türkiye’nin siyasetinde Siyasal İslamcı kimliğiyle önemli bir etki bırakan Çelik’in belediye başkanlığından milletvekilliği dönemlerine kadarki süreci ele almaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 8 Issue: 3 |