Bu çalışma, hayranlık duyulan sanatçıların ahlaki meşruiyetlerini sarsan bir hadise sonrasında izlerkitlenin müziği algılama ve değerlendirme süreçlerinin nasıl etkilendiğini sorgulamaktadır. Bu kapsamda müziğin sanatçıdan ne denli ayrı alımlanabildiği ve olası müziği sanatçıdan ayırma girişimlerinde benimsenen tutumlar, eylemler ve uygulanan stratejilerin neler olduğu incelenir. İzlerkitlenin ve sanatçının beraber rol oynadığı sanatçı-müzik arasındaki fiziksel bağ yani “otantikleştirme olarak otantisite” üzerinde etraflıca durulur. Burada bir yazar olarak sanatçıya yönelik otantisite inşası süreci, günümüz postmodern dünyasında yazar gücünün güncelliği çerçevesinde irdelenir. Çalışma, çeşitli tarihsel ve güncel örnekleri ikincil kaynaklarla yorumlayan nitel metodolojiye sahiptir. Sonuç olarak Barthes ve Foucault’nun metaforik düzeyde ölümünü ilan ettikleri yazarın ve hatta yazarlığın hususi dışavurumu olarak yıldızlığın (stardom), metinlerin yorumlanmasında güçlü konum arz ettiği ve çokanlamlılığın parçası olabildiği ileri sürülür. Ayrıca hayali bir etkilenme eşiğinin (threshold of fascination) aşımı sonrasında sanatçıya dair olumsuz biyografik malumatların “deneyim etkisini” kaçınılmaz kılabileceği, müziği sanatçıdan ayırma gayretlerinin de anlam ve haz kayıplarını beraberinde getirebileceği savunulmaktadır.
This paper examines how audiences’ perceptions and evaluations of music are affected after an incident that
undermines the moral legitimacy of admired artists. It investigates the extent to which music can be perceived separately from the artist, and the attitudes, actions, and strategies adopted in possible attempts to dissociate the two. The physical bond between the artist and the music—referred to as “authenticity as authentication”—in which the audience and the artist share a role, is analyzed in detail. The construction of authenticity toward the artist as author is explored within the framework of the continued relevance of authorial power in the contemporary postmodern world. Methodologically, this paper employs a qualitative approach, drawing on secondary sources and examining various historical and current examples. It argues that the author, whose metaphorical death was proclaimed by Barthes and Foucault, and even stardom as a particular manifestation of authorship, can still occupy a powerful position in texts and be part of their polysemy. Additionally, it is claimed that once an imaginary threshold of fascination is crossed, negative biographical information about the artist can make the “experience impact” inevitable, and attempts to separate the music from the artist may result in a loss of meaning and pleasure.
Artist authorship authenticity musical work musical reception
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Performans Sanatları (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Haziran 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 15 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 10 Haziran 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 26 |
Eurasian Journal of Music and Dance