BibTex RIS Kaynak Göster

STRUCTURALIST PARADIGM AND MUSIC

Yıl 2017, Cilt: 5 Sayı: 9, 155 - 171, 03.08.2017
https://doi.org/10.20304/humanitas.318508

Öz

Yapısalcı düşünce yirminci yüzyılın başlarından beri müzik incelemeleri dahil farklı disiplinlerden bir çok bilim insanı üzerinde geniş etki yapmaktadır. Saussure’nin senkronik yaklaşımları dil incelemelerine dahil eden devrim niteliğindeki fikirleri daha bilimsel bir temele odaklanma açısından dilbilimle neredeyse aynı zemini paylaşan antropolojinin ve dil gibi bir iletişim sistemi olarak kabul edilen müziğin benzer şekilde uzun zamandır kendi incelemelerini diğer bilimsel incelemelerden farklılaştıracak bilimsel devrime hazırlanmalarını kolaylaştırmada son derece etkili oldu. Yine müziğin sosyal ve kültürel yönlerini inceleyen ve müzik antropolojisi ya da müzik etnografyası olarak etnomüzikoloji aynı zamanda yapısalcılığın üzerinde güçlü etki yaptığı antropolojiyle güçlü ilişkilere sahiptir. Özellikle etnomüzikolog John Blacking tarafından bütünsel bir metot olarak geliştirilen “Kültürel Analiz” yaklaşımı müziği kültür, besteci veya janr farklarını ortadan kaldıracak şekilde açıklamaya çalışmaktadır. Ayrıca etnomüzikolog Steven Feld’in “Etnomüzikolojide Dilbilim Modelleri” yöntemi çok sayıda geniş kapsamlı yapısalcı değerlendirme ve analiz teşebbüsüne kayda değer bir kaynak sağlamaktadır. Bu makale metodolojileri ve yaklaşımlarıyla özellikle müzik analizi, müzikoloji ve etnomüzikolojide kullanılan müzik yapısalcılığının zemininin kurulmasına önemli destek sağlayan yapısalcı prensip ve teorilerin dilbilim ve antropolojiyi biçimlendirme sürecinin izini sürmekte ve eleştirilere rağmen yapısalcı yaklaşımların müzik pratikleriyle kurulan anlamlar dünyasını yorumlamadaki etkinliğini ve herhangi bir müzik eserinin kültürel veya müzikal bağlamda analizinin yapısalcı metotlar olmaksızın eksik kalacağının tespitini yapmayı amaçlamaktadır.  

STRUCTURALIST PARADIGM AND MUSIC

Yıl 2017, Cilt: 5 Sayı: 9, 155 - 171, 03.08.2017
https://doi.org/10.20304/humanitas.318508

Öz

Structuralist thought has had an immense influence on scholars
from various disciplines including music studies since the early years of
the twentieth century. The influence of Saussure’s revolutionary ideas
incorporating synchronic approaches into the study of language was
extremely powerful. Anthropological studies share almost the same
background with linguistics in terms of focusing on more scientific basis.
Developments beginning from the early nineteenth century mark
anthropology’s attempts to distinguish itself as a scientific field. Music, in
a similar fashion, had always been close to language since both
considered a communication system and had endeavoured to differentiate
its studies from those of other sciences for a long time, seemed more than
ready for its own revolution. Ethnomusicology, the study of social and
cultural aspects of music, has also had a strong relationships with
anthropology on which structuralism has made its strongest impact. This
article traces structuralist principles and theories shaped by linguistics and
anthropology that their methodologies and approaches have provided a
great support for the underpinning of musical structuralism, employed
particularly in music analysis, musicology, and ethnomusicology.
Regardless of criticisms structuralist approaches receive, any musical
work and its analysis either its cultural or musical context would be
considered incomplete without the consideration structural methods.
  

Toplam 0 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Bölüm Tüm Sayı
Yazarlar

Gönenç Hongur

Yayımlanma Tarihi 3 Ağustos 2017
Yayımlandığı Sayı Yıl 2017 Cilt: 5 Sayı: 9

Kaynak Göster

APA Hongur, G. (2017). STRUCTURALIST PARADIGM AND MUSIC. HUMANITAS - Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 5(9), 155-171. https://doi.org/10.20304/humanitas.318508