İklim değişikliği, içinde bulunduğumuz yüzyılın en önemli küresel zorluğunu bize göstermektedir. Paris Anlaşması ile küresel ısınmanın 2 derecenin olabildiğince
altına düşürülmesi hedeflenmiş olsa da havacılık sektörü, küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık %2,5’ine denk gelmektedir. Şu an için örneğin demiryolu
taşımacılığı havacılık sektörüne oranla daha fazla vergilendirilmektedir. Ancak iklim değişikliği ile mücadele hedeflerine ulaşmak için havacılık dâhil olmak üzere
her sektör, “kirleten öder ilkesi” temel alınarak emisyonların azaltılmasına katkıda bulunmalıdır. Karbon fiyatlandırması, karbon (CO2) emisyonlarını azaltmanın
uygun bir maliyetli yolu olabilirken; havacılık sektöründe uygulanacak bir iklim vergisi ile iklim değişikliği ile mücadelede önemli adımlar atılabilecektir.
Climate change shows us that is one of the most important global challenges of this century. Although the Paris Agreement aims to limit global warming to well
below 2 degrees, the aviation industry accounts for approximately 2.5% of global greenhouse gas emissions. Currently for example, rail transport is taxed more than
the aviation sector. However, in order to reach the goals fıghting against climate change, it must be ensured that all sectors, including aviation, contribute to reducing emissions based on the “polluter pays principle”. Carbon pricing can be a cost-effective way to reduce carbon (CO2) emissions; a climate tax to be applied in
the aviation sector will be also able to have important steps taken in the fight against climate change.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | July 17, 2020 |
Submission Date | January 22, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 19 Issue: 1 |
Ankara Review of European Studies (ARES) is licenced under the Creative Commons License of CC BY-NC-ND license.