Geçmişte Müslümanlar için büyük bir motivasyon olan cihad kavramı son yıllarda Müslümanlara ve İslama yönelik bir utanç vesilesi yapılmak isteniyor. Tarihi ve politik bir geçmişi de olan cihad kavramının terör ile birlikte anti-İslami bir yaklaşımla ele alındığını görüyoruz. Şiddet, terör ve kutsal savaş retoriği ile manasızlaştırılan cihad kavramının gerçek manasını bulması için büyük cihad ifadesinin ele alınmasının faydalı olacağı düşünülmektedir. İman ile başlayarak bütün yaşamı Allahın emrettiği şekilde sürdürebilme misyonunu yükleyen bu ifade tasavvufi bir derinlik ile birlikte geçmişte İslam medeniyetinin gelişmesinde büyük katkılar sağlamıştır. Ölmeden önce nefsini öldürebilen sufiler insanın değerini çok iyi anladıkları için bütün insanlık için hayırlı olduğuna inandıkları cihad anlayışları sayesinde kansız başarılar kazanabilmişlerdi. Bugünün dehşet verici atmosferinde insanlığın huzuru için sufilerin yaptığı gibi bireyin kendi içinde büyük cihadını başlatma zorunluluğu vardır.
Jihad concept which was a major motivation for the muslims in the past is to be made an ambarrassment to muslims and Islam in recent years. Also having a historical and political meaning we witness that the concept of cihad is being handle with terror in an anti-Islamic approach. It is thought to be useful taking concept of jihad which was made meaningless by rhetoric of violence, terror and holy war with notion of great war in order to refer real meaning. Starting with faith this concept which installs the mission of living the whole life as God commanded has contributed great contributions to Islam civilization with a mystical depth. Sufis who killed their nafs before dying and understood the value of human able to gain bloodles succes believed to be better for all mankind by means of jihad. Todays horrific atmosphere starting great jihad in every indiviual in theirself is an obligation for the peace of humanity as sufis did in tha past.
Other ID | JA54NP37BS |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | May 1, 2015 |
Submission Date | May 1, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 49 |