Türklerin ilk uygarlıklarını oluşturdukları
tarih tam olarak bilinmemektedir. Ancak yazılı kaynaklar dikkate alındığında
MÖ. 2500’lere dayandığı görülmektedir. Fakat Türklerin geliştirmiş olduğu dil
içerisinde bulunan akrabalık kelimelerindeki zenginlik ve mecaz kullanım
özellikleri bu tarihin daha da eskilere dayandığı konusunda bizlere ipuçları
sunmaktadır. Türklerin yaşadıkları coğrafyanın zorlu koşulları, hayvancılık ve
göçebe bir yaşam tarzını geliştirmiş olmaları gibi nedenlerde yazılı kaynaklar
ve kalıcı abidelerden çok sözlü kültür bıraktıkları bilinmektedir. Bu kapsamda
Türk kültüründe birçok efsane, hikâye, masal ve ninniler bulunmaktadır. Ancak
eski Türklerin bilimsel keşifleri ve geliştirdikleri teknolojiler konusunda
bilgiye ulaşmak oldukça zordur.
Eski Türkler göçebe hayatlarını “Yurd” adını
verdikleri çadırlarda geçirmekteydiler. Bugün modern Türkçede kullanılan “Yurd”
kelimesinin kökeni de bu çadırdır. Yurd eski Türkler için yaşam mekânı olmanın
ötesine bir anlam ve değere sahiptir. Yurd yapısal özellikleriyle binlerce
yıllık deneyim ve tecrübelerin sonucunda ortaya çıkartılmış bir kültür
mirasıdır.
Bu çalışmada eski Türklerin yaşamında önemli
bir yeri olan Yurd’un, özellikle göç zamanları ve kutsal günlerin
belirlenmesinde kullanılmış olup olmayacağı sorusuna, bilgisayar destekli 3D
modelleme teknikleriyle cevap aranmıştır. İlkçağ toplumlarında zaman ölçmede
yaygın olarak güneş saatleri kullanılmaktaydı. Ancak eski Türklerden günümüze
kalmış bir güneş saati kalıntısına henüz rastlanmamıştır. Türklerin göçebe
yaşantıları ve 21 Mart gibi kutsal tarihleri belirledikleri göz önünde
bulundurulduğunda, güneşi zaman ölçmek için kullanmış oldukları ortaya
çıkmaktadır. Çalışma kapsamında yapılan modelleme ve gerçek zamanlı simülasyon
çalışmaları Türk Yurd’unun yaşam alanı olmanın yanında zaman ölçümünde de
kullanılacak şekilde tasarlanmış olduğunu ortaya koymuştur.
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | December 13, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 3 Issue: 1 |