Background/Aim: Denizli chicken is an indigenous chicken breed of Turkey and there is limited information related to the effects of different force molting methods on production performance, egg quality traits and stress level of this breed. The aim of this study was to determine the effects of different force molting methods on post-molt performance, egg quality traits and heterophil-lymphocyte ratio in Denizli chickens.Material and Methods: A total of 144 Denizli chickens, 58 weeks old of age, were used as the material in this study. Hens were randomly divided into three groups according to the force molting program. In the first group, feed was withdrawn for 10 days, and hens were fed with cracked corn diet ad libitum from d 11 to 28 California method . The hens in the second group were fed with feed supplemented 15,000 mg zinc oxide to kg ration for 10 d and they were provided 100 g of a layer diet from d 11 to 28 Zn method . Hens in third group were fed with 100 % alfalfa meal ad libitum for 10 days. They were provided 100 g of a layer diet from d 11 to 28 Alfalfa method . All groups were fed with standard layer diet ad libitum from 29 days of age to the end of the study. Results and Conclusion: Egg weight and heterophil-lymphocyte ratio in post-molt period were higher in California group than those in the other groups. There were no statistically significant different among molting groups in terms of mortality rate, egg production, egg quality, feed intake and feed conversion ratio. In conclusion, Zn and alfalfa methods was more suitable than to California method which caused to a high level stress in Denizli chickens.
Özbilgi/Amaç: Denizli tavuğu, Türkiye’nin yerli bir ırkıdır ve farklı tüy döküm yöntemlerinin bu ırkın verim performansı, yumurta kalite özellikleri ve stres düzeyi üzerine etkileri ile ilgili sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu araştırmanın amacı, Denizli tavuklarında farklı tüy dökümü yöntemlerinin tüy dökümü sonrası performans, yumurta kalite özellikleri ve heterofil-lenfosit oranı üzerine etkilerinin belirlenmesidir. Materyal ve Metot: Araştırma materyali olarak 58 haftalık yaştaki toplam 144 adet Denizli tavuğu kullanılmıştır. Tavuklar, tüy dökümü metoduna göre tesadüfi olarak üç gruba ayrılmıştır. Birici gruptaki tavuklara 10 gün yem verilmemiş ve 11.-28. günler arasında ad libitum olarak kırılmış mısır verilmiştir California metodu . İkinci gruptaki tavuklara 10 gün süreyle 15 mg/kg Zn içeren ticari yumurtacı tavuk yemi, 11.-28. günler arasında günde tavuk başına 100 g ticari yumurtacı tavuk yemi verilmiştir Zn metodu . Üçüncü gruptaki tavuklara 10 gün ad libitum yonca unu, 11.-28. günler arasında günde tavuk başına 100 g ticari yumurtacı tavuk yemi verilmiştir yonca metodu . Tüm gruplardaki tavuklar, 29. günden deneme sonuna kadar ticari yumurtacı tavuk yemi ile ad libitum olarak beslenmişlerdir. Bulgular ve Sonuç: Çalışmada, tüy dökümü sonrası dönemde Kaliforniya grubundaki tavukların, diğer gruptakilere göre önemli düzeyde daha yüksek yumurta ağırlığına ve heterofil-lenfosit oranına sahip olduğu belirlenmiştir. Yumurta verimi, yumurta kalite özellikleri, yem tüketimi ve yemden yararlanma oranı bakımından ise gruplar arasında istatistiksel olarak önem taşıyan bir farklılık bulunmamıştır. Bu araştırma sonucunda, Denizli tavuklarında, rasyona çinko ilave edilerek ve yonca unu kullanılarak yapılan tüy dökümü yöntemlerinin, hayvanlar üzerinde yüksek düzeyde stres yaratan Kaliforniya metoduna göre daha uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 2 Issue: 2 |