Aim: This study aims to analyze and compare the results of three different subcutaneous brow lift techniques: Fogli temporal lift, pretrichial brow lift, and gliding brow lift.
Material and methods: Thirty-three female patients underwent brow lift surgery between July 2022 and September 2021. Initially, eighteen consecutive patients were operated with either the temporal lift technique or pretrichial brow lift technique based on their forehead length. Then, fifteen consecutive patients underwent the gliding brow lift surgery regardless of their forehead length. Age, type of anesthesia, other accompanying surgical procedures, and postoperative complications including presthesia in the scalp, incisional postoperative healing problems, unfavorable incisional scarring, non-incisional healing problems, hypopigmentation, hyperpigmentation, neuropraxia of the frontal branch, recurrence, and hematoma were analyzed based on the type of the brow lift technique retrospectively.
Results: The average follow-up period was 13.6 months (range, 9-21 months). In the gliding brow lift, the most common complications were transient scalp paresthesia (47%), non-incisional healing problems (27%), and small areas of hypopigmentation in the forehead skin (20%). The most common complications of the temporal lift were the unfavorable incisional scarring (85%) and transient (77%) or permanent (31%) paresthesia in the scalp. The rate of postoperative small incisional problems (80%) and scarring (60%) were high in the pretrichial subcutaneous brow lift. None of the patients required a revision surgery or had a permanent frontal branch injury.
Conclusion: There has been a trend toward the minimally invasive techniques in periorbital rejuvenation. The ideal technique should have minimal morbidity and provide long-lasting effects. This study demonstrates that the gliding brow lift technique is a promising and minimally invasive technique with pleasing outcomes in brow rejuvenation.
Amaç: Bu çalışma, üç farklı subkütan kaş kaldırma tekniğinin sonuçlarını analiz ederek karşılaştırmayı amaçlamaktadır: Fogli temporal germe, saç önü (pretrichial) kaş kaldırma ve gliding kaş kaldırma.
Gereç ve Yöntem: Otuz üç kadın hastaya kaş kaldırma ameliyatı gerçekleştirildi. Başlangıçta ardışık on sekiz hastaya alın uzunluklarına göre ya temporal germe ya da saç önü kaş kaldırma ameliyatı yapıldı. Ardından, alın uzunluğuna bakılmaksızın ardışık on beş hastaya gliding kaş kaldırma ameliyatı gerçekleştirildi. Kaş kaldırma tekniğinin türüne göre skalpte parestezi, insizyonel iyileşme sorunları, belirgin insizyon skarı, insizyon dışı iyileşme sorunları, hipopigmentasyon, hiperpigmentasyon, frontal dal nöropraksisi, nüks ve hematom retrospektif olarak incelendi.
Bulgular: Ortalama takip süresi 13,6 ay (9-21 ay) idi. Gliding kaş kaldırmada en sık görülen komplikasyonlar skalpte geçici parestezi (%47), insizyon dışı iyileşme sorunları (%27) ve alında küçük hipopigmentasyon alanları (%20) idi. Temporal germenin en sık görülen komplikasyonları skalpte belirgin insizyonel skar (%85) ve geçici (%77) ya da kalıcı (%31) parestezi idi. Saç önü subkütan kaş kaldırmada insizyonda küçük iyileşme sorunları (%80) ve belirgin skar (%60) oranı yüksekti. Hiçbir hasta revizyon cerrahisi geçirmedi. Hiçbir hastada kalıcı frontal dal hasarı görülmedi.
Sonuç: Periorbital gençleştirmede minimal invaziv tekniklere doğru bir eğilim olmaktadır. İdeal teknik minimal morbiditeye sahip olmalı ve uzun süreli etkiler sağlamalıdır. Bu çalışma, gliding kaş kaldırma tekniğinin, kaş gençleştirmede minimal invaziv nitelikte ve memnuniyet verici sonuçlarıyla umut vadeden bir teknik olduğunu göstermektedir.
cilt altı Fogli kaş kaldırma periorbital saç çizgisi temporal germe Keywords: Browlift hairline pretrichial temporal lift
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Original research article |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Submission Date | May 16, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 55 Issue: 3 |