In the Islamic geography that expanded with the conquests, Kūfa became a center of knowledge thanks to the scholars who settled here and maintained this quality from the early periods. Although many scholars from the companions of the Prophet had a share in this, the influence of Ibn Masʿūd is evident. Ibn Masʿūd was influential in the formation of a tradition of knowledge in Kūfa through his students Alḳama b. Ḳays, Aswad b. Yazīd, and Masrūḳ. Shaʿbī, Ibrāhīm Nak̲h̲aʿī, and Ḥammād represented this tradition in the next generation. Abū Ḥanīfa and Ibn Abī Laylā represent this tradition in the second century of the Hijra. The most distinctive feature of the Kūfa tradition of knowledge is that reason is given an important place along with the Ḳurʾān and the Sunnah in solving legal problems. The activities of fabricating ḥadiths, especially those centered in Iraq, have led scholars from this tradition to meticulously examine a ḥadith before acting on it. The fact that these scholars, who belong to Kūfa, are called people of 'Ahl al-Ray' stems from the importance of reason in this tradition. It also explains the process of a school of jurisprudence that is geographically regional evolving into a school due to following a standard methodology. This process has been discussed extensively in the modern period. However, researchers who discuss the subject with opposing views are Joseph Schacht and Wael B. Hallaq. In short, while Schacht bases the emergence of schools of law on ancient regional schools of law, Hallaq rejects the regionalism thesis. Abū Yūsuf's work titled Ik̲h̲tilāfu Abī Ḥanīfa wa Ibn Abī Laylā, on the one hand, demonstrates the unity of methodology in the process of the Kūfa school of law evolving into the Ḥanafī school, on the other hand, it contains essential information about the regionalism debate in the modern period.
It is declared that scientific and ethical principles have been followed while carrying out and writing this study and that all the sources used have been properly cited.
The author(s) acknowledge that they received no external funding in support of this research.
Fetihlerle genişleyen İslam coğrafyasında Kûfe, buraya yerleşen alimler sayesinde bir ilim
merkezi hüviyeti kazanmış ve bu niteliğini ilk dönemlerden itibaren hep korumuştur. Bunda
sahâbeden pek çok alimin payı olmakla birlikte İbn Mes’ud etkisi çok açıktır. İbn Mes’ud,
öğrencileri Alkame b. Kays, Esved b. Yezid, ve Mesrûk aracılığıyla Kûfe’de bir ilim geleneğinin
oluşmasında etkili olmuştur ve bu gelenek bir sonraki jenerasyonda Şa’bî, Nehaî ve Hammad
ile temsil edilmiştir. Ebû Hanîfe ve İbn Ebî Leylâ bu geleneğin hicrî ikinci asırdaki
temsilcileridir. Kûfe ilim geleneğinin en belirgin özelliği, fıkhî problemlerin çözümünde
Kur’an ve sünnet ile birlikte akla da önemli bir yer verilmesidir. Özellikle Irak merkezli hadis
uydurma faaliyetleri bu geleneğe mensup ulemayı bir hadisle amel etmeden önce o hadisi
titizlikle incelemeye sevk etmiştir. Kûfeye mensup olup, doğrudan ya da dolaylı olarak İbn
Mes’ud’dan etkilenen bu alimlere ehli rey denmesi de bu gelenekte akla verilen önemden
ileri gelmektedir. Bu durum, coğrafi açıdan bölgesel nitelik taşıyan bir fıkıh ekolünün ortak
bir metodoloji takip edilmesi neticesinde mezhebe evrilmesi sürecini de açıklamaktadır. Bu
süreç modern dönemde çok tartışılmıştır. Ancak birbirine taban tabana zıt görüşlerle konuyu
tartışan araştırmacılar, Joseph Schacht ve Wael b. Hallaq’tır. Kısaca ifade etmek gerekirse
Schacht, mezheplerin ortaya çıkışını bölgesel kadim hukuk mekteplerine dayandırırken
Hallaq bölgesellik tezini reddetmektedir. Ebû Yûsuf’un İhtilâfu Ebî Hanîfe ve İbn Ebî Leylâ adlı
eseri, bir yandan Kûfe hukuk ekolünün Hanefî mezhebine evrilme sürecindeki metodoloji
birliğini gösterirken diğer yandan modern dönemdeki bölgesellik tartışmasına dair önemli
bilgiler ihtiva etmektedir.
Bu çalışmanın hazırlanma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyulduğu ve yararlanılan tüm çalışmaların kaynakçada belirtildiği beyan olunur.
Bu araştırmayı desteklemek için dış fon kullanılmamıştır.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Islamic Law |
Journal Section | Makale |
Authors | |
Publication Date | November 30, 2024 |
Submission Date | October 16, 2024 |
Acceptance Date | November 20, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 15-16 |
Akademik-Us licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International Licence.