This study examines what should be understood by the concept of “sexual behavior” in the context of sexual crimes under Turkish law and how the sexual nature of an act should be determined. Since sexual behavior is significantly influenced by the context of interpersonal relationships and the culture of the society, it is a concept that is difficult to define. In this respect, lawmakers in comparative law have either defined sexual behavior in great detail or not defined it at all. In Turkish law, sexual crimes have not been explicitly defined, but certain criteria have been established for determining whether an act constitutes sexual behavior. The reasoning of Article 102 of the Turkish Penal Code (TPC) states that sexual behavior constituting the crime of sexual assault must be “aimed at the satisfaction of sexual desires,” which has necessitated investigating the perpetrator’s intent in sexual crimes to establish criminal liability. There is no consensus in legal doctrine or Court of Appeals rulings on whether such a subjective criterion is required or how it should be applied. In this study, objective, subjective, and hybrid views on the determination of sexual behavior are discussed, with the advantages and disadvantages of each being analyzed. Views from Turkish legal doctrine and practice are also presented. There is no consensus in the doctrine on this issue, and the court decisions are not consistent. This shows that there has not yet been sufficient discussion on the interpretation of sexual behavior. The study advocates for the use of objective criteria in determining sexual behavior and argues that, for a perpetrator to be held criminally liable for sexual behavior, the act does not need to be aimed at the satisfaction of the perpetrator’s sexual desires. Furthermore, alternative intents and motives are proposed to address the current issues if the perpetrator’s intent and purpose are deemed relevant.
Bu çalışmada, Türk hukukunda cinsel suçlar bağlamında “cinsel davranış” kavramından ne anlaşılması ve bir davranışın cinsel niteliğinin bulunup bulunmadığının ne şekilde tespit edilmesi gerektiği hususları sorgulanmaktadır. Cinsel davranış, kişiler arası ilişkilerin bağlamından ve toplumun kültüründen önemli ölçüde etkilendiği için, tanımlanması oldukça güç bir kavramdır. Bu itibarla karşılaştırmalı hukukta kanun koyucular ya cinsel davranışı çok detaylı bir biçimde tanımlama ya da hiç tanımlamama yoluna gitmişlerdir. Türk hukukunda cinsel suçların tanımlanmaması yoluna gidilmiş, bununla birlikte bir davranışın cinsel davranış olduğunun tespiti için bazı kriterler ortaya konulmuştur. TCK m. 102’nin madde gerekçesinde, cinsel saldırı suçuna vücut verecek olan cinsel davranışların “cinsel arzuların tatmini amacına yönelik” olması gerektiği hususu ifade edilmiştir ve bu durum, failin ceza sorumluluğuna gidilebilmesi için cinsel suçlarda failin amacının araştırılmasını da gerektirmiştir. Doktrinde ve Yargıtay kararlarında böyle bir subjektif kriterin aranmasının gerekip gerekmediği veya bunun nasıl yapılacağı konusunda bir birlik bulunmamaktadır. Bu çalışmada, cinsel davranışın belirlenmesine yönelik olarak; objektif görüşler, subjektif görüşler ve karma görüşler ele alınmış ve her birinin avantaj ve dezavantajları ortaya konulmuştur. Aynı şekilde Türk doktrin ve uygulamasındaki görüşlere de yer verilmiştir. Doktrinde bu hususta bir görüş birliği olmadığı gibi, mahkeme kararlarının da tutarlı olmadığı görülmektedir. Bu durum, cinsel davranışın yorumlanmasına yönelik olarak henüz yeterli tartışmanın yapılmadığın göstermektedir. Çalışmada, cinsel davranışın belirlenmesinde objektif kriterlerin kullanılması önerilmiş ve bir cinsel davranıştan dolayı failin ceza sorumluluğuna gidilebilmesi için fiilin, failin cinsel arzularının tatmini amacına yönelmesi gerekmediği savunulmuştur. Aynı zamanda, eğer failin amaç ve saikinin bu anlamda önem taşıdığı kabul edilirse, mevcut sorunları gidermek için alternatif amaç ve saikler önerilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Criminal Law |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 14, 2025 |
Submission Date | September 19, 2024 |
Acceptance Date | November 11, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 14 Issue: 2 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.