Tefsir, hadis ve siyer eserlerinin birçoğu, Tebbet suresinin gizli
davetin sona erip, aleni davetin başladığı zamanın ilk metinlerinden olduğunu
ifade ederler. Kaynakların ifadesine göre Hz. Peygamber’e Şuarâ suresinin: “Yakın
akrabanı uyar” (26/214) ayeti inince, Safa tepesine çıkar ve orada bulunan
kabilelere hitap ederek, kendisinin peygamber olduğunu söyler. Her ne kadar
rivayetler bu yönde ise de, kronolojik tefsirin temsilcilerinden olan Muhammed
Âbid el-Câbirî (ö. 2010) Tebbet suresinin nüzûlüne dair zikredilenlere katılmamıştır.
Ona göre Tebbet suresinin Şuarâ sûresinin söz konusu ayetini müteakip gizli daveti
başlatmış olma bağlamında dile getirilmesi doğru değildir. Müfessire göre
Tebbet suresinin iniş zamanı ile Şuara suresinin zikredilen ayeti arasında
zaman farkı vardır. Ayrıca muhteva ve üslup itibariyle de sureler birbirine
uymamaktadırlar. Müfessir Câbirî, ayrıca çoğunluğun kanaatine muhalif bir
şekilde Tebbet suresinin erken dönemde inmiş olması gerektiğini ifade eder.
Müfessire göre Tebbet sûresi Kur’an-ı Kerim’in üçüncü sırada inen metni
olabilir. Müfessirin bu kanaati başka kimseler tarafından dile getirilmiş
değildir. Bu makalede zikri geçen müfessirin kanaatleri ele alınacak ve tutarlı
olup olmadıkları irdelenecektir.
Most of the interpretation, hadith and sira works expresses that the Sura
al-Masad from the first texts of the explicit invitation revealed at the end of
the implicit invitation. According to the resources as the verses of surah
ash-Shuara ordered him: “And warn thy tribe of near kindred” (26/214) he climbs
Safa hill and says that he is a prophet. Although in this way the narrations,
Muammad Âbid el-Câbiri, the representative of the chronological commentary, has
not attended those mentioned on the revelation of the surah. According to him,
the surah be evaluated in the context of implicit and explicit invitation is
incorrect. According to the interpreter there is time difference between the
length of time the revelation of the Surah al-Masad and the verses of the surah
ash-Shu’ara. Further, they do not fit with each other in terms of content and
style. Further, contrary to the opinion of majority interpreter Câbirî
expresses that the surah al-Masad should have revealed at an early stage. For
him, the surah al-Masad can be in the third text of the Holy Quran.
Commentator’s this conviction has not been expressed by anyone else. In this
article it will discuss the conclusions of the commentators and they will be
examined whether they are consistent or not.
Surah al-Masad the descent the implicit invitation chrological order the explicit invitation
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 8, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 6 |