Objectives: To evaluate early and mid-term results of open reduction and internal fixation for acetabular fractures.
Patients: The study included 39 patients (29 males, 10 females; mean age 35 years) who underwent surgery for acetabular fractures between January 1991 and August 1997. Most of the fractures were caused by high-energy trauma, resulting in a displacement of more than 3 mm and instability. According to the classification of Letournel and Judet, the fractures were simple in 15 cases and complex in 24 cases. Three patients had sciatic nerve palsy on admission. Posterior and central dislocations of the hip occurred in six patients and one patient, respectively. The period from injury to operation ranged from two to fifteen days with a mean of nine days. Mean follow-up period was 52 months (range 27 to 90 months).
Results: The mean postoperative displacement was one millimeter (range 0 to 7 mm). Postoperative reduction was graded as excellent in 64.1% (n=25), imperfect in 23.0% (n=9), and poor in 12.8% (n=5). We encountered two superficial and one deep infections, three avascular necroses, no iatrogenic nerve injuries and no disabling heterotopic ossification. At the most recent follow-up, thirty patients had no pain at all (76.9%); six patients (15.3%) complained of intermittent pain that did not require medication.
Conclusion: Open reduction and internal fixation of the displaced high energy acetabular fractures should be performed to avoid post-traumatic osteoarthritis and to achieve a pain-free functional joint.
Amaç: Deplase asetabulum kırıklarının cerrahi tedavisinin kısa ve orta dönem sonuçları değerlendirildi.
Çalışma planı: Çalışmaya, Ocak 1991-Ağustos 1997 yılları arasında, cerrahi olarak tedavi edilen deplase asetabulum kırıklı 39 hasta (29 erkek, 10 kadın; ort. yaş 35) alındı. Kırıkların hemen hepsi yüksek enerjili travma ile oluşmuş, 3 mm’den fazla deplasmanı olan, instabilite veya uyumsuzluk yaratan kırıklar idi. Kırıklar Judet ve Letournel sınıflamasına göre 15’i basit ve 24’ü kompleks olarak gruplandırıldı. Üç hastada kırık sonrası sinir hasarı, altı hastada eşlik eden posterior luksasyon, bir hastada ise santral luksasyon mevcut idi. Yaralanma ile ameliyat arasında geçen süre 2-15 gün (ort. 9 gün) arasında değişmekteydi. Hastalar ortalama 52 ay süreyle (dağılım 27-90 ay) izlendi.
Bulgular: Takip süresi sonunda postoperatif kırık deplasmanı 1 mm bulundu (0-7 mm). Redüksiyon olguların %64.1’inde (n=25) mükemmel, %23’ünde (n=9) iyi olarak değerlendirildi. Beş kalçada ise (%12.8) kötü redüksiyon elde edildi. İki hastada yüzeyel, bir hastada derin enfeksiyon, üç hastada avasküler nekroz, dokuz hastada eklem hareketini etkilemeyecek oranda heterotopik osifikasyon gözlendi. Son takiplerinde hastaların %76.9’unda hiç ağrı yoktu; %15.3’ünde ise analjezik gerektirmeyen ağrı mevcut idi.
Çıkarımlar: Bu sonuçlar ışığında, posttravmatik artriti önlemek ve kalça eklem fonksiyonlarının devamlılığını sağlamak için deplase asetabulum kırıklarının cerrahi tedavisini önermekteyiz.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Original Article |
Authors | |
Publication Date | September 11, 2006 |
Published in Issue | Year 2000 Volume: 34 Issue: 3 |