Hannah Arendt, siyasal alanda sıkışmış ve kendini çağının acı veren hakikatlerini anlamaya adamış bireye yıllar ötesinden seslenmeye devam ediyor. Arendt’in tanımladığı karanlık zamanların tarihte sanıldığı kadar ender ve olağanüstü anlar olmadığını bilmek ve kamusal alan karardığında bunu fark etmek, insanlığın bütüncül ve iyi bir hayat yaşamasının ön koşuludur. Arap Ayaklanmalarından beri süregiden ve küresel bir boyut kazanan göç ve sığınmacı krizi, böyle anlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmada özellikle son 10 yılda katlanarak büyüyen Suriye kaynaklı göç krizinin, Arendt’in karanlık zamanlar ve devletsizleşme kavramları üzerinden açıklanması amaçlanmaktadır. Bunu yaparken devletsizleşmenin insan kapasitesi üzerinde yarattığı olumsuz ve yoksun bırakıcı etkinin nasıl Arendt’in karanlık zamanlar tanımının kapsamına girdiği tartışılacaktır. Ayrıca Avrupa Birliği’nin (AB) göç politikası uygulamalarında, başta geri itmeler olmak üzere, kendi değer ve normlarına ters düşen tutumları Arendtçi siyaset felsefesi açısından incelenirken üzerindeki Arendt etkisi bilinen ve göç meselesi hakkında da yazmış olan sosyolog ve filozof Zygmunt Bauman’ın görüşleri de bu çerçevede ele alınacaktır.
Hannah Arendt continues to appeal to individuals who feel trapped in the public sphere and devote themselves to understanding the painful political realities of their lifetimes. Knowing what Arendt describes as dark times, unlike the general impression, is neither rare nor extraordinary and recognizing the moment when the public sphere goes dark are prerequisites of an integrated and wholesome good life. The migration and asylum-seeking crisis that has been going on since the Arab Uprisings and now has gained a global dimension comes to the fore as one of the indicators of dark times. This study seeks to explain the Syria-originated migration crisis of the past decade in terms of Arendt’s notions of dark times and statelessness. In doing that it aims to elaborate on the negative and depriving impact of statelessness on human capacity as well as on its potential to create darkness in the public sphere. Also, while discussing from a Arendtian perspective how the European Union’s (EU) migration policies and the pushbacks have resulted in practices in contradiction with European norms and values, specific reference to the sociologist and philosopher Zygmunt Bauman is made as Arendt’s influence on him is well-known.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | International Migration |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | February 28, 2022 |
Submission Date | August 3, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 14 Issue: 1 |