İnsanın varoluşunun sebebi olan aile İslâm’a göre önemli bir yere sahiptir. İslâm sağlıklı bir neslin ve ailenin devamı için bebeklerin ilk iki yıldaki anne sütüyle beslenmeleri üzerinde titizlikle durmakta konunun önemine dikkat çekmektedir. Naslar da belirtilen emzirme, ister bebeğin annesinden ister başka kadınlardan süt emmeye verilen isimdir. Fıtrat (yaratılış) gereği süt emzirme âdeti, naslarla belli ilkelere bağlanmış, böylece süt emzirme âdeti korunmuştur. Öz anne dışındaki kadınlardan emzirmelerin süt kardeşliği oluşturacağını beyan etmiştir. Süt kardeşliği, kan bağı akrabalığı gibi sürekli evlenme yasakları içerisinde kabul edilmektedir. Anne sütü, bebeği çeşitli hastalıklardan koruyan, besin ihtiyaçlarını gideren, Allah (c.c.) tarafından yaratılan üstün nitelikli bir gıdadır. Bu süt normal ve prematüre doğan bebek için hayati önem taşımaktadır. Farklı nedenlerle anne sütünden mahrum kalan bebeklerin bu ihtiyaçlarını telafi etmek için son yıllarda Avrupa’da anne sütü bankaları kurulmaya başlanmıştır. Anne sütü bankalarının kurulması beraberinde birçok hukukî problemler meydana getirmiştir. Mütekaddimîn Fukahâ (İlk dönem İslâm Hukukçuları) süt akrabalığının gerçekleşmesinin şartları ve meydana gelebilecek hukuki sonuçlarını naslar çerçevesinde detaylı incelemiş ve karara bağlamışlardır. Ancak anne sütü bankalarının kurulması ve işleyiş hükmü o dönemlerde böyle bir durum ortaya çıkmadığında konu onlar tarafından ele alınmamıştır. Müteahhirîn Fukahâ (Çağdaş İslâm Hukukçuları) ise bu konuyu ele almış birçok yönüyle incelemiş ve farklı çözümler üretmeye çalışmışlardır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | April 11, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 5 Issue: 1 |
Akademik Platform İslami Araştırmalar Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.